Sistem arayışı; Süleyman Karagülle-Adil Düzen - 2
Önceki yazıyla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim.
“Süleyman Karagülle’ye vefa borcumu bir yazı ile ödeyemeyeceğimi biliyorum. Ama olsun, bu borcu hiç değilse bir yazı ile de olsa yerine getirmem gerekiyordu. Aralıksız sekiz yıl her hafta bir yazı ile düşüncelerimi muhtelif platformlarda ifade etmeye çalışmıştım. Bir yılı aşkın bir süre önce artık duvara konuşuyormuşum hissine kapılmış ve yazılara ara vermiştim. Şimdi bu yazı belki yeni bir dönemin de başlangıcı olur benim için.
İslam dünyası hem kendi sorunlarına hem günümüz dünyasının sorunlarına teorik çareler üretse de bunları hayata tatbik etmek ve ortaya iyi örnekler koymak anlamında başarılı değil. Yönetim, ekonomi, hukuk, eğitim, insan hakları gibi alanlarda İslam dünyası içinde hayata geçirilmiş, “işte güzel bir örnek” diyebileceğimiz bir çalışma var mı? Hadi var diyelim ama bunların geniş kitlelere ulaşmadığı da bir gerçek.
İslam adına konuşanların bir sistem kaygılarından söz etmek kolay değil. Bunlar daha ziyade bazı sorunlara İslam’ın getirdiğini iddia ettikleri kimi çözümler üzerinde duruyorlar. Mesela eğitim sorununu ele alıp kendilerince eğitimin nasıl olması gerektiğini izaha gayret ediyorlar. Yönetim sorununu ele alıp diğer alanlarla ilişkisini göz ardı ederek bazı çözümler öneriyorlar. Faiz sorununu Kur’an’daki hükümleri tekrarlayarak çözdüklerini zannediyorlar.........
© Milli Gazete
