menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

7 Ekim'in Öğrettikleri…

22 0
07.10.2024

7 Ekim'in ardından bütün dünyanın gözü önünde yaşananlar, İslam coğrafyasında "gerçek" bir uyanışa neden olur mu? Bu soru, genel anlamda İslam coğrafyasının halkları ve yöneticileri; özel anlamda ise Arz-ı Mev'ud sahasında yer alan ülkelerin halkları ve yöneticileri açısından farklı anlamlar taşıyor.

100 yılı aşkın bir süredir, dünyada bizim için öğretici olan pek çok şey yaşandı, yaşanıyor. Defalarca pişsek, yansak da hamlığımızı bir türlü gideremiyoruz. Öğrenme sürecimiz daha ne kadar sürer bilmiyorum. 7 Ekim ve sonrası, bir milat olabilir mi? İnşallah diyelim!
Öncelikle Arz-ı Mev’ud kavramı, stratejisi veya sınırları, Siyonist öğreti, seçilmişlik inancı, Büyük İsrail Devleti, Haim Nahum ve doktrini hakkında artık daha çok şey biliyoruz. İkinci olarak Batı'nın hakkı değil kuvveti üstün tuttuğunu, İsrail'in ise yalnızca güçten anladığını artık daha iyi idrak etmiş durumdayız. İslam ülkeleri arasında ileri düzey ekonomik ve savunma işbirliğine yönelik beklentiler acil düzeyde ele alınmaya/dillendirilmeye başlasa da hâlâ halklar-liderler ikiliğine hapsolmuş durumda. Bu bilme ve idrakin temelinde kuşkusuz merhum Prof.

Dr. Necmettin Erbakan’ın siyasi yaşamı boyunca anlattıkları, anlatmaya çalıştıkları var. Anlattıklarını komplo teorisi, masal diyerek etiketlemenin, fıkra malzemesi haline getirmenin ya da magazinleştirmenin faturasını üstümüze bombalar yağar şekilde ödemek istemiyorsak hâlâ bunun için fırsat var.

7 Ekim ve sonrası, Batı’nın, insan hakları, demokrasi, özgürlükler, hukukun üstünlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü, iletişim ve basın özgürlüğü konusunda çifte standardını ve pragmatizmini (zaten biliyorduk ama) daha iyi anlamamıza neden oldu. Batı’nın bu konulardaki samimiyetsizliği ve popülizmi........

© Milli Gazete


Get it on Google Play