Resulü Müctebâ Efendimiz (SAV); “Kazvin’deki kardeşlerimize Allah (CC) rahmet eylesin.” Sahabe, Efendimiz’e (SAV) dönerek sordu, “Ya Resulullah (SAV) Kazvin de nedir?” Efendimiz (SAV) buyurdu, “Kazvin, Deylem arazilerinden bir arazidir. Şimdi o bahsettiğimiz yer Deylemlerin elindedir. Ümmetim bir gün oraları fethedecek. Ümmetimin bazı gruplarına orası sınır şehri olacak. Kim o güçlü zamana yetişirse Kazvin’deki sınır savaşlarına katılsın ve nasibini alsın. Kazvin gibi Müslümanların sınır bölgesi olan yerlerinde kim şehit düşerse Bedir’deki şehitlere denk sevap alır.” Kardeşlerim, hadis-i şerifte bahsedilen Kazvin bölgesi, günümüzde İran sınırları içerisinde kalan bir alandır. Günümüzde İran’ın bir eyaleti konumunda olan bu bölgenin Efendimiz’in (SAV) tarafından müjdelenen fethi Hz. Ömer (RA) zamanında ümmete nasip olmuştur. Efendimiz, savaşlarda ümmetine her zaman çağrıda bulunuyor. Çünkü bildiğiniz üzere Allah (CC) için yapılan savaşlarda tutulan 1 günlük nöbet 6 aylık ibadete bedeldir. Müslümanları, kâfirlere karşı korumak adına sınır bölgesinde askerlik yapanları da Allah (CC) kabir azabından kurtarır. Rabbimiz (CC), dünya sağ olduğu sürece de o bölgede yaşayan Müslümanların sevaplarından o askere sevap verir. Müslümanların sınır bölgelerinde yaptıkları savaşlarda şehit düşenlerin sevapları ise hadîs-i şerifte okuduğumuz üzere Bedir Savaşı’nda şehit düşen sahabelerimizle aynı olacaktır. Rabbim bizlere layığı ile kul olabilmeyi nasip eylesin. Allah (CC), askerlerimize, vatanımıza milletimize........

© Milli Gazete