menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Pusu ve Düello- III

16 0
30.07.2025

Bundan önceki iki yazıda, “Doğu pusu kurar, Batı düello yapar” tekerleme bicine dönüşmüş ya da dönüştürülmüş sözü bağlamında, “Doğu” ve “Batı” kavramlarının tarihi verilere gönderme yaparak, “Pusu” ve “Düello” olgularının irdelenmeye, yerine göre de eleştirilmeye açık olduklarına işaret etmeye çalışmıştık.

Tarihi veriler bakımından, olguların, olayların ve durumların kayıt altına alınması, yani yazıya geçirilmesi ihtiyacına gerek duyulmasının, genel olarak “Doğu”da başlatıldığı konusunda uzlaşma olduğu öncelikle söylenmelidir. Bunun Sümerler tarafından gerçekleştirildiği üzerinde ortak bir yaklaşımın bulunduğu bilinmektedir. Diğer yandan, özellikle “Yeniçağ” tanımının bizzat yapılmasıyla, “Batı” kavramının oluşmasında ve tarihi süreçlerde gelişmesinde “Doğu” kavramının belirleyici bir nitelik kazandığı ya da kazandırıldığı söylenmiştir. Bu bağlamda, “Batı” kavramının temelleri, tarihi bakımdan ne kadar geriye götürülürse götürülsün, Akalar olarak adlandırılan topluluğun ve bunların oluşturduğu kültürden yararlanarak tarih sahnesine çıkan Yunanlılara dayandırıldığı ya da dayandırılmaya çalışıldığı konusu genel olarak kabul edilmektedir.

Ne var ki, “Doğu” ve “Batı” kavramları her zaman belirgin, sabit, adeta kesin bir ölçü olarak ortaya konulacak içerik ve nitelikte olmamıştır. Olması da........

© Milli Gazete