menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Pusu ve Düello - II

7 0
19.03.2025

“Doğu pusu kurar, Batı düello eder” şeklindeki deyim üzerinde, giriş mahiyetinde durmuştuk. Bu çeşit deyimler, tekerlemeler, bazen zor bir konuyu basitleştirmek, bazen de öteden beri gelen bir hükmü, yargıyı veya önyargıyı ortaya koymak için kullanılır. Belki hiçbir anlam ifade etmez, deyip geçilebilir gibi görünürse de, yine de insanın içinde, zihninde belli belirsiz bir iz bırakır. Çünkü bu çeşit deyimler zaman içinde birbirine eklenen deneyimlerin, duyguların, izlenimlerin, görgülerin, görüşlerin, değerlendirmelerin bir sonucu olma niteliğine sahip dururlar.

Bir defa, söz konusu deyimde “Doğu” ve “Batı” kelimelerinin yer alması, ister istemez bir farklılık durumunu bildirmektedir. Bu farklılık durumu, zaman içinde oluşmuş bir duyguyu, bir kanıyı hemen harekete geçirir ve tarihe, tarihin akışı içinde olmuş, meydana gelmiş birtakım olayları hatırlatır. Mesela milattan önce yaklaşık dördüncü yüzyılda Perslerin Anadolu’yu, özellikle Ege Bölgesi’ni işgal ettikleri kendiliğinden belirir. Nitekim bazı tarihçiler o dönemde Ege Bölgesi’nde hâkim olan bazı küçük devletlerin ve halkların iktisadi, toplumsal ve kültürel bakımdan ileri bir düzeyde bulunduklarını söylerler. Düşünce, felsefe bakımından Atina kent-devletinin öne geçmeye başladığı tespitini yaparlar. İşte Perslerin bu işgalleri sırasında bir........

© Milli Gazete