“Moğol istilası gibi”
12 Eylül Hareketi’nin sakınımlı, sıkıntılı, ne ve nasıl yanlayacağı ve yapacağı belli olmayan ortamında, Necip Fazıl Kısakürek, bir yazısında, biraz da çağrışımlı bir şekilde, “Moğol istilası gibi” bir nitelendirmede bulunmuştu. ’80 öncesi “Milli Cephe” olarak kısa süreliğine kurulan hükümetler sürecinde, Necip Fazıl’ın, yani “Üstad”ın, Ankara ziyaretleri biraz artmıştı. Vakit elverdiği durumlarda akşamüzeri belirlenen bir yerde özel bir toplantı da yapılırdı. Mesela birisi Kızılay’da, bir mühendislik bürosunda, bir diğeri Akif İnan’ın Küçükesat’taki dairesinde gerçekleşmişti. Buradaki toplantıya, kısa bir süreliğine Ahmet Kabaklı da katılmış ve erken de ayrılmıştı.
Aslında 12 Eylül Hareketi, sağ, muhafazakar olarak tanımlanan toplum kesimlerinin büyük çoğunluğu ve açıkça ifade edilmese de bunların siyasi temsilcileri tarafından gerekli görüldü. Ancak birtakım uygulamaları, mesela bütün siyasi partilerin kapatılması gibi, eleştiri konusu yapıldı. Buna karşılık 24 Ocak Kararları’nın, yeni dönemde eksiksiz bir şekilde uygulanması genel bir kabul gördü. Hatta 24 Ocak Kararları’nın olağan şart ve durumda uygulamaya geçirilmesinin pek mümkün olamayacağı yaklaşımının, 12 Eylül Hareketi’nin bir anlamda gerekçesi sayıldığı yolunda değerlendirilmelerde de........
© Milli Gazete
visit website