Sınırın Altında Kalan İnsanlık
Ekonomide kemer sıkma politikasıyla fiyatlara etki eden bileşenlerden en azından doların yükseliş hızı yavaşlatılmış olsa da enflasyon bir türlü düşmüyor, düşürülemiyor. Enflasyon düşmedikçe de düşeceği tarih ileri bir tarihe erteleniyor. Geçen yıllarda bu yıl düşeceği söylenirken bu yıl ise gelecek yıllar söylenmeye başlandı. Gelecek yıllar gelmeyecek diye mi düşünülüyor acaba! Bu yılı hele bir geçirelim de gelecek yıllarda kim öle kim kala mı deniliyor! Gıda fiyatları intizamlı bir şekilde her gün yükselmeye devam ediyor. Her şeye her gün zam yapılmaya devam ediliyor. Her şeye her gün zam yapılması konusunda istikrar sürüyor. Eğer bir istikrardan söz edilecekse ekonomik kriz istikrarlı bir şekilde devam ediyor ülkemizde. Ekonomik krizi ortadan kaldıracak bir çözüm de görünmüyor. Görünen şu; kör gidiyor yol gidiyor. Sonunda umut edilecek bir durum da yok. Nasıl olsun ki.
Asgari ücrete zam yapılmayacak dendi, her gün her şeye zam gelmesini engellemek için bu iyi bir karardı, ama zam yağmuru devam etti. Zam yapılmayan bir asgari ücret kaldı. Her şeyin fiyatı o kadar yükseldi ki asgari ücret o fiyatların yanında cep harçlığı gibi kaldı; simitsiz bir bardak çay parası yani. (Simit pahalı usta örneğe bile girmiyor artık.) İşverenler asgari ücreti esas aldığı için geçim konusunu hiç gündemlerine almıyorlar. Şu ekonomik ortamda şu fiyatların yüksekliğinde asgari ücretle ev........
© Milli Gazete
visit website