Yüz yüze iletişim oyu artırır mı?
Türkiye’de seçmen ile yüz yüze iletişimi başarılı bir şekilde ortaya koyan ilk parti 1990’lı yılların başında Refah Partisi olmuştur. Özellikle hanım üyelerin de yoğun destek verdiği bu kampanya sürecinde hanelerin neredeyse teker teker ziyaret edilmesi, uygulanan tüm medya ambargolarına veya manipülasyonlarına rağmen, Refah Partisi’nin seçmen ile doğrudan iletişim kurmasını sağlamış, bu sayede Refah Partisi’nin yerel ve merkezi yönetimde etkin bir konuma yükselmesine aracılık etmiştir.
Nitekim dünya genelinde yüz yüze kampanya süreçlerinin seçmen tercihlerine olan etkisine yönelik araştırmalar Refah Partisi aracılığıyla örneklenen bu pratiği doğrulamaktadır. Araştırmalar günümüzde de yüz yüze iletişimin takriben yüzde 3 ila yüzde 6 arasında ortalama bir etki düzeyine sahip olduğuna işaret etmektedir. Ülke siyasal kültürlerinin yüz yüze kampanyalara aşinalığı veya yatkınlığı başta olmak üzere birçok etmenin bu süreçte rol oynadığını da elbette kenara not etmek gerekmektedir.
Seçmenlerle yüz yüze iletişim, getirdiği avantajların yanında çeşitli zorlukları da barındırmaktadır. Bunların başında sürecin iyi planlanmış bir organizasyonu gerektirmesi gelmektedir. Seçmen ile iletişim kuracak parti üyelerinin vücut dilinin, konuşma üslubunun, konuşmasında öne çıkarttığı hususların, giyim-kuşam tercihlerinin, hoşgörü ve anlayış düzeyinin bir bütün halinde sağlıklı bir şekilde kurgulanması gerekmektedir. Zira siyasi parti........
© Milli Gazete
