Dalgalar kime ait?
Genel olarak insanlık bir savrulma içinde. Kimlerin ne yana nasıl ve niçin gittiği anlaşılamıyor. Güçlü bir savruluş olunca insanların düşünmelerine zamanları kalmıyor. Bir panik ile ne yapacağını, nereye tutunacağını kestiremiyor. Belki böyle bir çabadan da söz edilemez. Düşünüş olmayınca savruluş da kendiliğinden kolaylaşıyor.
Müslümanların insanlık içerisinde şansları var. Düşünmelerine fırsat verecek algı alanları bulunuyor. Fakat asıl sorun Müslümanların iç karmaşaları kendilerine engeldir.
Son elli yıla bakılsın, ilk günden şu zamana kadar olan gelişmeleri iyi bir tahlil etsin, düşünsün, nerede nasıl ve ne gibi sapmalar vardır, bu sapmaların kendilerini nerelere sürüklediğini göreceklerdir. İşte asıl sorun bunu yapamayışları, düşünmeyişleri.
Büyüleyici kavramların, anların ve modaların etkisindedirler. Modernizm ve moda baş döndürüyor. Teknolojinin, bilişimdeki karmaşık hayatın etkisi alabildiğine kuşatıyor ve sürüklüyor. Feda edilemeyecek lüksleri ve albenileri olan bu hayat, artık bir bakıma vazgeçilmez oluyor.
Özgürlük kavramı sık vurgulanan ama asla özgürleşmeye fırsat verilmeyen bir dünya egemenliği bulunuyor. Bu aslında bütün insanlık için olan bir durum ama Müslümanlar için ise çok daha acımasız ve vahimdir. Özgürlüğün sınırları ve........
© Milli Gazete
