menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yeni dünyada Türkiye’nin yeşil dönüşüm yolculuğu

9 0
19.11.2025

Temmuz 2025’te yürürlüğe girem İklim Kanunu ekonomi tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biri aslında. Çünkü kanun, artık yalnızca çevresel bir hedefi değil, düşük karbonlu üretimi merkeze alan yeni bir ekonomik modeli zorunlu kılıyor.

Ulusal emisyon ticaret sisteminin kurulması sektör bazlı karbon sınırları, kamu yatırımlarında iklim kriterleri ve yeşil finansman mekanizmalarının genişlemesi gibi maddeler Türkiye’nin üretim ve ihracat yapısını kökten değiştirecek bir sürecin başlangıcı.

Kanunun atıf yaptığı dönüşüm, aslında küresel ekonominin de tam ortasında yaşanıyor. Bir şekilde küresel çapta gördüğümüz her iktisadi meselenin temelinde muhakkak iklim meselesinden bir başlık mevcut.

Dünya son beş yılda enerji yatırımlarının yönünü tamamen değiştirmiş durumda. Uluslararası Enerji Ajansı’nın World Energy Investment 2025 raporu ekonomik geleceğin nereye doğru yazıldığını açık şekilde gösteriyor.

2020 yılında küresel enerji yatırımları 2,8 trilyon dolar seviyesindeydi ve bunun U’i temiz enerjiye yönelmişti. Aradan geçen beş yıl içinde tablo dramatik biçimde değişti. 2025’te toplam enerji yatırımları 3,3 trilyon dolara çıktı. Bunun 2,2 trilyon dolarlık kısmı yenilenebilir enerji, nükleer, şebeke modernizasyonu, elektrik depolama ve düşük emisyonlu teknolojilere ayrıldı.

Fosil yakıt yatırımları ise 1,1 trilyon dolar civarında kaldı. Yani temiz enerjinin payı U’ten g’ye yükselirken, fosilin payı E’ten 3’e geriledi. Bu 12 puanlık kayma sermayenin yönünü kesin biçimde ilan ediyor ve geleceğe yatırımın adının temiz enerji olduğunu söylüyor. Rakamlara ve oranlara bakılınca da ne kadar muazzam bir dönüşümün meydana geldiğini anlamak zaten ciddi şekilde kolaylaşıyor.

Bu dönüşüm yalnızca enerji tarafıyla sınırlı değil elbette. Avrupa’nın 2030 hedefleri, sanayide karbon yoğunluğunun U azaltılmasını, plastik atıkların en az P geri dönüştürülmesini, çimento ve inşaat sektöründe emisyonların 0 düşürülmesini ve ulaşımda içten yanmalı motorların 2035 itibarıyla tamamen kaldırılmasını öngörüyor.

Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında 2021–2030 arasında ayrılan........

© Milat