Yapay Zekâ ve Yitirilen Gerçeklik Algısı
“Yapay zekâ, gerçeklik algısını bozarak bireylerin bilgiye güvenini sarsabilir, dijital manipülasyonlarla sahte içerikleri gerçekmiş gibi sunabilir. Bu durum, toplumsal kutuplaşma ve psikolojik sorunlara yol açabilir” (Microsoft Copilot, 2025).
Bu ifadeler bir yapay zekâ programının; “Yapay zekânın gerçeklik algısı üzerindeki olumsuz etkileri nelerdir?” sorusuna verdiği yanıt metninin ilk cümleleridir. Evet, yapay zekâ bir itirafta bulunuyor ve insanlar üzerinde bireysel ve toplumsal boyutta psiko-sosyal problemlere sebep olabileceğini söylüyor.
John McCarthy, Marvin L. Minsky, Nathaniel Rochester ve Claude E. Shannon tarafından ilk olarak 1956 yılında Dortmund Konferansı’nda kullanılan “yapay zekâ” kavramı; “Akıllı makineler, özellikle akıllı bilgisayar programları üretme bilimi ve mühendisliği” olarak tanımlamaktadır (McCarthy, 2007). Türk Dil Kurumu’na göre; “Bir bilgisayarın, bilgisayar kontrolündeki bir robotun veya programlanabilir bir aygıtın insana benzer biçimde algılama, öğrenme, fikir yürütme, karar verme, sorun çözme, iletişim kurma vb. işlevleri sergileyebilme yeteneği” (TDK, 2025). İnsanlar tarafından üretilen; insan zekâsını ve öğrenme biçimlerini taklit eden, bilişsel anlamda insansı tepkiler verebilen gelişmiş bilgisayar........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d