menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Abdurrahman Heffâr (Mezarcı)

19 31
28.01.2025

Takriben 40 yıldır ilim tahsili ve ilim, irfan, irşad ve davet hizmetleri içerisindeyim. Davet Kardeşlik Vakfı bünyesinde hizmet üreten medreselerimizde 36 altı yıldır bilfiil müderrislik yapmaktayım. Her üstadın yaptığı gibi fakir de kendi talebe kardeşlerime ilmin önemi ve faziletini sıklıkla anlatmaya devam ediyorum. Ancak sosyal medyada bizzat yaşanmış olan bu kıssa dikkatimi çekti ve bunca yıldır ilim hizmetiyle iç olmakla beraber şahsen beni etkiledi. Dedim ki, bu kıssayı tüm ilim talebeleri ve onların velileri de duymalı… Linkiyle beraber kıssayı paylaşıyorum.

İlmin faziletini anlatan garip ve muazzam bir kıssa

Bir zamanlar Şam'da meşhur Dahdah mezarlığında içerisinde evliyalar âlimler mücahitler ve şehitlerin bulunduğu bir mezarlık. Şam’ı biraz bilip tanıyan herkes bu mezarlığı da bilir. Burada mezarcı olarak çalışan bir adam vardı. Yani mezar kazan gelen cenazeleri mezara defneden bir işçi.

Günlerden bir gün bir kadın gelir ve mezarcıdan kendisi için bir mezar kazmasını ister. Adam mezarı kazıp hazır hale getirir. Takriben 1 saat sonra cenaze getirilir. Anlaşılan o ki, cenaze bir garibanın cenazesidir. Dolayısıyla cenaze ile birlikte öyle çok bir kalabalık yok. Sadece cenaze ile beraber 5-10 adam gelmiştir. Cenaze yere indirilir tabut açılır ve tabutun içerisinden cenaze çıkarılıp kabre indirilmek üzere mezarcıya teslim edilir.

Mezarcı cenazeyi alıp kabre indireceği anda Allah'ın lütfuyla bir keramet tecelli eder. Kazılan kabir açılır ve kabrin gayet geniş ve ihtişamlı bir cennet bahçesi olduğu kendisine gösterilir. Aynı anda iki atlının gelip bu kutlu cenazeyi alıp götürdüklerini görür. Daha önce hiç görmediği bu manzarayı gören mezarcı daha fazla dayanamayıp bayılır düşer. Kabrin etrafındakiler hiçbir şey görmezler. Bu keramet sadece mezarcıya nasip olur.

Çevredekiler ne olduğunu anlamazlar doğal........

© Milat