menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Galip Erdem

18 1
12.02.2025

İstanbul’da yaşayanlar talihli insanlardır, kabul. Ama bütün iyilikler ve güzellikler de bu aziz şehirde toplanmadı. Arada bir Anadolu’ya uzanmak lazım. Ankara’yı düşünelim. Bu şehirde de ‘yeraltı’ ve ‘yerüstü zenginliklerimiz’ o kadar çok ki. Anadolu’dakiler İstanbul’a hasret ama biz de bu özge cevherlere, mücevherlere özlem doluyuz. Mesela Galip Erdem. Ankara’da ‘milliyetçilerin ağabeyi’, bir ahlak ve fazilet abidesi. İnşallah bir gün Başkentimizde de İstanbul’da yapıldığı gibi “Ankara’nın Ebedî Sakinleri” programı düzenlenir. O kabir ziyaretli anma toplantılarında, ilk hatırlanacaklardandır Erdem.

1930’da Rize Fındıklı ilçesinde dünyaya gelen büyüğümüz, Ankara Hukuk mezunuydu. Türk Yurdu’nun Genel Yayın Yönetmeni oldu. Muhtelif memuriyetlerde çalıştı. “MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası”nda yiğit savunmaları ile hatırlanan efsane avukattı. Birçok gazete ve dergide yazılar yazdı. Yeni İstanbul gazetesindeki ilk köşe yazısında “Belki inandıklarımın hepsini yazamayacağım ama size söz veriyorum, inanmadığım hiçbir şeyi de yazmayacağım!” demişti. Tam da bir dava, fikir, ideal ve ülkü adamına yakışan muhteşem bir söz! Bu sözünde hep durdu. 14 Mart 1997 tarihinde vefat etti. Sevenlerinin gözyaşları arasında ahiret yurduna uğurlandı. Ankara’da Cebeci Mezarlığı’nda toprağa verildi. Kabir taşını şu anlamlı sözü nakışlıyor: “Asıl noksanımız yeterince sevmesini hâlâ öğrenememiş olmamızdır.”

Galip Erdem’in eserleri Ötüken Neşriyat’tan çıktı: Milliyetçilik ve Sosyalizm Üzerine Notlar, Ülkücünün Çilesi, Suçlamalar 1 Sağcılık Faşizm, Suçlamalar 2 Irkçılık. Bu eserlerle birlikte Nevzat Kösoğlu, Osman Oktay ve Ahmet Şahin’in........

© Milat