Dinimizde “vahdet”in önemi- 2
Toplum içinde yaşamak durumunda olan insanın; aradığı huzur ve mutluluk, toplumun huzur ve mutluluğuna bağlıdır. Yani mutlu olmayan toplumda birey de mutlu olamaz. İşte toplumu oluşturan farklı kişi ve kesimlerin birbirlerine destek olmaları, birbirlerinden yararlanmaları ve dolayısıyla mutlu olmaları için; toplumsal hayatın sağlıklı, dengeli ve muntazam olması gerekir.
İnsanlığın dünya ve âhirette mutluluğunu isteyen yüce Dinimiz İslâm ise, sağlıklı toplumsal hayatın ve buna bağlı olarak da mutluluğun vazgeçilmez şartlarından olan “vahdet”e yani birlik ve beraberliğe çok büyük önem vermiştir. Çünkü “vahdet” yani birlik halinde olan toplumda; şefkat, merhamet, yardımlaşma ve dayanışma vardır. Dolayısıyla birey ve toplum olarak mutlu olmak istiyorsak, “vahdet”e sarılmak zorundayız. Âyet-i kerimede buyuruldu ki:
“Hep birlikte Allah’ın ipine (Kuran’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler, birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.” (Âl-i İmran 103)
Bunun için hiçbir kimse ve hiçbir kesimin tefrika çıkarmaması ve cemaatten yani Müslüman tolumdan uzaklaşmaması gerekir. Yüce Dinimiz; âyet-i kerime ve........
© Milat
