Zübeyir Yetik’le Yola Çıkmak
2007 yılıydı. Zübeyir Yetik ağabeyimize, daha hayattayken vefa borcumuzu bir nebze olsun ödeyebilmek için bir Vefa Gecesi düzenlemiştik. Aynı yıl, büyük bir gönül emeğiyle çıkardığımız Memleket Edebiyat dergisinde ona özel bir sayı hazırladık. O anlamlı süreçte, yazılarıyla, dualarıyla, maddî ve manevî destekleriyle yanımızda olan bütün güzel insanları bugün de hayırla ve minnetle anıyoruz.
Ne hazindir ki, 2007’den 2024’e dek bir daha edebiyat dergisi çıkarma imkânımız olmadı. Bu uzun zaman diliminde birçok edebiyat ve fikir dergisine yazılar gönderdim; ancak hiçbiri, Zübeyir Yetik’e ithaf ettiğimiz özel sayıyla sonlanan Memleket Edebiyat dergisinin yaşattığı o derin haz ve tarifsiz coşkuyu veremedi. Aradan geçen yıllar, yüreğimizde bıraktığı sızıyla ve bir devrin iz bırakan hatıralarıyla hâlâ capcanlı duruyor… Tâ ki Urfa’dan yeni bir derginin sesi-Urfa’dan dergisinin sesi- yükselene dek.
Gece yarısı, M. Akif İnan Vakfı Başkanı yazar Hıdır Yıldırım’dan bir mesaj geldi. Tesadüfen uyanıktım. Ertesi gün “Babam M. Akif İnan” başlıklı bir konferans gerçekleşecekti. M. Akif İnan’ın muhterem kızı Banu İnan Hanımefendi, liseli öğrencilere babasının hatıralarını anlatacaktı. Moderatörlük görevini üstlenmiş, konuşmacıya yönelteceğim soruların hazırlığını yapıyordum.
İlginçtir; hazırladığım sorulardan biri de, M. Akif İnan’ın arkadaşları arasında Zübeyir Yetik’le yaşadığı hatıraları sormaktı. Bazı sorular için bir gün önceden şair M. Atilla Maraş’tan da........
© Milat
