menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Google ve medya krizi

27 6
09.03.2025

Günümüz dünyasında bilgiye ulaşmanın en hızlı yolu hepinizin bildiği üzere dijital platformlar ve arama motorlarıdır. Ancak bu platformların haber akışlarını nasıl şekillendirdiği, bilginin ne kadar tarafsız sunulduğu sorusunu da beraberinde getiriyor. Özellikle Google’ın arama sonuçlarına uyguladığı filtreleme politikaları, sansür iddialarıyla birlikte küresel çapta dikkat çekiyor. Almanya, ABD, İspanya ve Güney Afrika gibi ülkelerin açtığı davalar, haber özgürlüğünün korunması açısından önemli bir dönüm noktası olabilir mi?

Google ve sansür politikaları

Dünyanın en büyük arama motoru olarak kabul edilen Google, kullanıcılarına en alakalı sonuçları sunma iddiasıyla hareket etse de, algoritmaların nasıl çalıştığına dair şeffaflık eksikliği, belirli haber kaynaklarının öne çıkarılması veya gölgede bırakılması gibi sorunlar gündemden düşmüyor. Çeşitli ülkelerde, Google’ın haber sıralamalarını manipüle ettiği ve belirli içerikleri kasıtlı olarak geri plana attığı öne sürülerek hukuki süreç başlatıldı. Bu davalar, internetin en büyük bilgi sağlayıcısının tarafsız olup olmadığı konusunu uluslararası bir mesele haline getirdi. Özellikle Almanya’da medya kuruluşları, Google’ın kendi çıkarlarına uygun haberleri öne çıkarıp bağımsız gazeteciliğe zarar verdiğini savunurken, İspanya’da yerel haber sitelerinin dijital reklam gelirlerinde büyük kayıplar yaşadığı ve ana akım medya dışındaki kaynakların giderek görünmez hale geldiği belirtiliyor. Güney Afrika’da ise, bazı haberlerin siyasi ya da ticari nedenlerle arka planda kaldığı yönündeki iddialar yargıya taşınmış durumda. Bu süreçler, dijital devlerin küresel medya üzerindeki etkisini de tartışmaya açıyor.

Google’a karşı dev davalar

Google yalnızca Avrupa’da değil, ABD’de de hukuki baskı altında.........

© Milat