menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Aşk saklamaktır

28 0
21.04.2025

Aşkın dünyalık bir kavram olmadığı aşikârdır. Dünyalık yaralarımıza aşkı merhem ettik ancak yaralarımız çoğaldı, acımız arttı.

Aşk tüketilmez, yetişilmez ve araç hâline getirilmezse muteberdir, mukaddestir. Aşk ehlinin gördüğü ve yaşadığı farklıdır. Aşk ehli, aşkını tüketmez, tüketemez.

Aşk maddeden uzak kaldıkça sâfiyetini korur. Dünyalık değildir aşk. Hakikî âşıklar, aşkını daha da büyüterek ayrılırlar dünyadan. Dünyaya bulaşmadan kaç kişi ayrılır buradan? Aşk temiz kalmaktır, uzakta durmaktır. Hayalini kurdukça büyümüyorsa ve siz yaklaştıkça uzaklaşmıyorsa orada aşk bitmiştir, ölmüştür. Gökkuşağına ulaşılır mı? Yaklaştıkça uzaklaşır ama peşinden de sürükler.

Aşk gönül âyînesine düşer, işte orasını pîrupâk bırakmak lazım. Âşığın gözü, sevgilinin yaşadığı yer çorak da olsa orayı cennet bahçesi gibi görür. Gönlü ile değil de aklı ile hareket edenler ise cennet bahçesini bile kupkuru görür.

Aşk, değer biçmekten çok öte bir inanıştır, teslimiyettir. Aşk akılla izah edilemez, kalp ile bilinir. Hakikî aşk ehli de akıldan uzaktır, aklın gözü maddeye takılır. Aşk ehli delice vermezse gönlünü, vurmazsa sarp dağlara yolunu maddeden sıyrılamaz, ayaklarına takılır dünyalık zevkler ki bu zevkler aldatır, aşkı zayıflatır. Mecnun ulaşsaydı Leyla’sına, kaybetmişti yolunu, aşkı yok olmuştu. Şimdi ise kimsenin ulaşamayacağı yücelikte bir aşka kavuştu Mecnun. Aşkın timsali oldu. Her gönlün imrendiği, izlediği........

© Milat