menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Üç Ayaklı Kedi: Dengesini arayan bir bienal

11 6
02.12.2025

18. İstanbul Bienali’nin ilk ayağını gezdim. Christine Tohmé’nin küratörlüğündeki bu yılki bienal, “Üç Ayaklı Kedi” başlığı altında kırılganlık, dayanıklılık ve zamana yayılan bir üretim biçimini öneriyor. Fakat sahada karşılaştığım manzara, kavramsal olarak iddialı ama pratikte yönünü arayan bir yapıydı.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlediği 18. İstanbul Bienali bu kez şehri yine birçok farklı mekâna yaydı: Galata Rum Okulu, Zihni Han, Külah Fabrikası, Galeri 77, Muradiye Han, Eski Fransız Yetimhanesi Bahçesi ve Meclis-i Mebusan 35. Birbirinden çok farklı karakterdeki bu mekânlar İstanbul’un hem tarihsel hem güncel katmanlarını görünür kılıyor. Ama gezerken hissettiğim şey, bu katmanlar arasında bir bağ değil, tam tersine bir kopukluk oldu.

“Tohmé’nin ‘üç ayaklı kedi’ metaforu” kulağa şiirsel geliyor. Kırılgan ama dirençli bir varlık; eksikliğini dengeyle tamamlayan bir figür. Ama sergiyi dolaşırken bu fikrin sahada karşılığını bulamadım. Bienalin üç yıla yayılması kulağa deneysel bir model gibi geliyor ama izleyici için aslında bir “bitmemişlik hissi” yaratıyor. Kimi mekânlarda işler birbirine temas ediyor, kimi yerde ise sanki “küratörün radarından kaçmış” gibi duruyor.

Karaköy ve çevresindeki bu yılın mekânları şehrin karmaşık dokusunu iyi yansıtıyor; fakat........

© Medyascope