Wayward, cemaatler ve dini okullar
Eylül 2025’te Netflix’te yayımlanan Kanada yapımı, mizah ile karanlığı birleştirerek Tall Pines kasabasının gizli yüzünü anlatır.
Polis memuru Alex ve hamile eşi Laura, kasabaya taşındığında Tall Pines Akademisi’nden iki öğrenciyle yolları kesişir; bu karşılaşma kasabanın ve insan ruhunun karanlık yönlerini açığa çıkarır. Filmde kurbağanın sıçrayışı, acıdan arınma arzusuyla özgürlüğün bedelini unutma eğilimi arasındaki sembolik bir sıçramadır.
Wayward, İngilizcede “ters, dik başlı, inatçı” demek. Dizideki çocuklar yalnızca kurallara karşı gelmez; kendi yolunu çizer, sistemi sorgular. Bu yüzden çocuklar, toplum ve ebeveynler tarafından tehlikeli görülürler.
Tall Pines Akademisi, korkunun kurumsallaşmış hâlidir. “Sorunlu gençler” etiketiyle anılan çocuklar, toplumun temel refleksinin kurbanıdır: farklı olanı düzeltme isteğidir. Aileler, çocuklarını “iyileştirsin” diye gönderir ama gerçekte onları kendi korkularından uzaklaştırmak ister. Disiplin ve düzen arayışı, sevgiyi kontrolle karıştırır. Foucault’nun dediği gibi, “Toplum, deliyi hapsettiğinde aslında kendi aklını güvenceye alır.” Tall Pines Akademisi de, inatçı çocukları hapsederek toplumun düzenine olan inancını korur; kaybolan şey, gençlerden önce ebeveynlerin vicdanıdır.
Bir gece kapınız çalınıyor ve çocuğunuz “iyileşmesi” için bir kuruma götürülüyor. Bu süreç, kimliğin törpülendiği bir yeniden doğuş operasyonuna dönüşüyor. Abbie ve Leila, sıradan gençler; sınırları zorlar, kuralları çiğner. Ama Abbie’nin babası için bu “yoldan çıkmak” demektir. Kızını kontrol ederek kendi korkularını bastırır; dizide modern ebeveynliğin felsefi açmazı ortaya çıkar: koruma içgüdüsü ile tahakküm arasındaki fark silinmiştir. Belki de her “wayward” çocuk bir aynadır: anne babasına, toplumuna ve izleyiciye, özgürlüğün ne kadar tahammülsüz bir dünyada yaşadığımızı gösterir. Wayward bu sahneyle başlıyor, fakat anlatmak istediği bundan çok daha fazlası: Kontrolün sevgiyle, esaretin eğitimle, korkunun ise “koruma”yla maskelendiği bir çağın hikâyesi bu. Tall Pines Akademisi’nde yaşananlar yalnızca bir okulun değil, modern ebeveynliğin çıplak gerçeğidir. Biz artık çocuklarımızı sevmekle onları düzeltmek arasında sıkışıp kaldık.
Tall Pines Akademisi’nin duvarları arasında birey bir........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Rachel Marsden
Daniel Orenstein
John Nosta