menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dijital kaosta gerçeği aramak

7 0
03.04.2025

İçinde yaşadığımız dijital çağ, sadece günlük yaşamlarımızı değil; ekonomiden siyasete, toplumsal ilişkilerden bireysel algılara kadar tüm yapıları derinden dönüştürüyor. Bu dönüşüm, farkında olduğumuz kadar farkında olmadığımız boyutlar da taşıyor. Bilgiye erişim tarihin hiçbir döneminde bu denli hızlı ve kolay olmamıştı. Ancak bu erişimin niteliği üzerine yeterince düşünülmüyor: Elde ettiğimiz şey gerçekten bilgi mi, yoksa sadece enformasyon ya da ham veri mi?

Veri, bilginin hammaddesidir ve kendi başına bir anlam taşımaz. Örneğin, hava sıcaklığı, enflasyon oranı ya da işsizlik gibi rakamsal ölçümler birer veridir. Bu veriler, bağlamdan bağımsızdır ve yalnızca kayıt altına alınmış bulgulardır. Enformasyon ise verinin belirli bir düzenleme, sınıflandırma ve bağlam içerisinde anlam kazanmış halidir. “Sıcaklık 22 derece” bir veridir; “yarın hava 22 derece olacak” ise bir enformasyondur.

Bilgi ise daha derinlikli bir düzlemde yer alır. Enformasyonun analiz edilmesi, deneyimle harmanlanması ve sezgiyle anlamlandırılması sonucu ortaya çıkar. Bilgi, yoruma ve yargıya dayanır; kültürel, tarihsel ve bireysel bağlamlarla şekillenir. Bu nedenle bilgi, öznel ve yorumlayıcıdır. Enformasyon nesnel bir zemine sahipken, bilgi çoğunlukla bireysel bir değerlendirme sürecinin ürünüdür. Ve bu ayrım, dijital çağda........

© MediaCat