“HAYDİ ABBAS VAKİT TAMAM” DEĞİL Mİ?
On (10) aydır ve 300 günü aşkın süredir, Mazlum ve Mağdur Filistin Halkı Gazze’de, Siyonist İsrail’in uçak,tank, bomba, ve muhtelif silahlarla gaddarca ve acımasızca saldırıları sonucu bebek, yaşlı, kadın ve eli silahsız binlerce masum insanı canice katledilmesi söylenilenlere göre kırk bir bine yakın (41000) şehit, doksan bir binden fazla (91000) yaralı vermiştir.Bu insanlar topraklarını, gururlarını,şereflerini ve geleceklerini, açlığa,susuzluğa her türlü zorluğa rağmen tek başlarına canları pahasına savunmaya çalışıyorlar.Gazze’yi ve Gazze Halkının savunmasını yalnız ve tek başına bırakılan Hamas ve taraftarları yapmaktadır.Ey Filistin yalnız değilsiniz,size yardım edecek Allah’ınız vardır.Siz her daim var olun,inanıyorsanız başaracaksınız,Rabbim yar ve yardımcınız olacak inşallah.Ey Gazze ve ey Filistin, sen dünyanın dört bir köşesinde vicdan sahibi herkesin gönlüne girmeyi başardın. Yetmedi Siyonistlerin ve utanmaz savunucularının korkulu rüyası haline de geldin.
Zulüm ve vahşeti çocukların kanıyla o tertemiz topraklarda ilmek ilmek işleyen ve Soykırımın daniskasını dünyanın gözünün içine baka baka AB(D) nin açık açık desteğiyle Gazze’de uygulayan İtrail, bildiğini okumaya,katliam ve yıkım yapmaya devam ettiğini maalesef Türkiye haricinde herkes izlemeye devam etmektedir.Bana göre Türkiye daha da fazla müdahil olmalıdır.Sonu savaş ve sözde müttefikler ile ayrılık dahi olsa bunu göze almalıdır.Çünkü yine bana göre,bugün olmazsa yarın,yarın olmazsa bir diğer gün Türkiye yi işin içine çekecek,rahat bırakmayacaklardır.Yine Filistin üzerinden gelen olumsuz dalga ve çizilmiş projenin esas hedefi önce İran ve daha sonra da Türkiye’mizdir. Dolayısıyla Filistin’in, özelde Hamas ve Gazzeliler sadece kendi topraklarını savunma mücadelesini yapmakla kalmıyor,Türkiye Cumhuriyeti ve Anadolu’nun ön savunmasını da üstlenmiş olduklarını bilerekten Türkiye’den farklı destekler büyütülmelidir.
Türkiye Cumhuriyeti,taaa Osmanlıdan beri başta Kudüs,Mescid-i Aksa olmak üzere, Filistin Meselesini ve son zamanlarda özelde Gazze’de yaşananları dert ediyor,haksızlıklara karşı çıkıyor ve İsrail’e karşı çıktığını biliyoruz.Filistin Halkına yaptığı yardımlar,verilen destekler, Uluslararası alanda sergilediği duruş, Dışişleri Bakanı Hakan FİDAN’ın “Refah Sınır Kapısından dünyaya Gazze’de yapılan Soykırımı haykırması, Türkiye Cumhuriyeti olarak Uluslararası Mahkemeye Filistin Devletinden yana taraf olduğunun başvurusunu yapması ve en son geçen haftalarda Filistin Devlet Başkanı sıfatıyla Mahmut ABBAS’ın TBMM çatısı altında dünyaya seslenmesine fırsat vermesi vs” Filistin Davası’na nasıl yaklaştığının açık delilleridir.Yeter mi? Tabiî ki yetmez…
Siyonist İtrail’in bu 10 aylık zaman zarfında yaptıkları haksızlıklara karşı (sözüm ona) Uluslar arası Hukuk işliyor diyerek ve Netenyahu’yu soyut olarak yargılanıyor gibi gösterenler,adalet,eşitlik ve insan hakları savunucuları diye kendilerini sunanlar, konu Filistin veya Müslümanlar olunca her zaman üç (3) maymunu oynamayı ve kafalarını kuma batırdıklarını bir kez daha görebiliyoruz. BM ve Uluslar arası Kuruluşlar sürecin çok gerisinde bilerek ve isteyerek kalmışlardır, kalıyorlardır,.
Siyonist İsrail’in yaptığı katliamlar ve yaşattığı acıların yanında dünya var oldukça unutulmayacak başka bir mesele de hapishanelerindeki uygulamalarıdır. Hayvanlara bile reva görülemeyecek, işkence merkezleri haline getirilmiş bu alanlar insanlığın en büyük utanç noktasıdır.........
© Mardin Life
visit website