Maarifin Estetik Boyutu: Eğitimin Güzelliği
Milyonlarca öğrencinin ve öğretmenin yeniden bir araya gelmesi ile yeni bir eğitim ve öğretim yılına daha başlıyoruz. Her eğitim döneminde olduğu gibi, bu yıl da sorulması gereken temel soru: Okullarda çocuklarımıza yalnızca bilgi mi kazandırıyoruz, yoksa onların ruhunu ve estetik duyarlılığını da besleyebiliyor muyuz? Eğitim, sınav başarısı ve teknik bilgilerden ibaret görüldüğünde, insana ait en ince taraf olan güzellik duygusu çoğu zaman göz ardı edilmektedir. Oysa maarifin en derin boyutu, insana güzelliği sezdirmek ve yaşatmaktır.
İnsanı olgunlaştıran, değer katan şey sadece bilgisi değil, güzellik karşısında duyduğu hayranlık; düzen ve ahenk karşısında hissettiği iç huzurdur. Estetik, bu anlamda hayatın bütününe yayılan bir eğitim boyutudur. Bu nedenle var olan sistemin eğitimi, yalnızca zihinsel gelişime değil, kalbin ve ruhun terbiyesine de yönelmelidir. Okulun mimarisi, kullanılan dilin inceliği, öğrencilerin öğretmenleriyle ve birbirleriyle ilişkileri, öğretmenlerin meslektaşları ve öğrencileri ile olan iletişim üslubu eğitimin estetik tarafını gösterir.
Bugün maalesef bu boyut ihmal edilerek okullar, sınav ve rekabet odaklı bir işleyiş içerisine hapsolurken, güzellik ve incelik duygusu hatıra bile gelmiyor. Eğitim bir yarışa, bilgi ise kuru bir yığına dönüşüyor.
Eğitimde Güzellik Boyutu
Eğitim, yalnızca bilgi aktarımına indirgenemeyecek kadar derin bir faaliyettir. Her eğitim sistemi, içinde saklı bir insan tasavvurunu ve medeniyet iddiasını barındırır. Bu iddianın en belirgin yansımalarından biri ise estetik boyuttur. Estetik, eğitimin yalnızca zihni değil, aynı zamanda kalbi ve ruhu da inşa etmesidir. Dolayısıyla maarif, güzelliğin hayatla........
© Maarifin Sesi
