Bir Hikâyen Var mı?
1990 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun, çoğunluğu öğretmen ve akademisyenlerden müteşekkil whatsapp mesajlaşma grubumuzda zaman zaman kendiliğinden oluşan gündem üzerine önemli paylaşımlar gerçekleşiyor. Yılların tecrübe süzgecinden geçerek damıtılan düşünce ve fikirlerin ürünü olan ve karşılıklı mesajlaşma çerçevesinde kalan bu paylaşımlar, çoğu zaman yokluk denizine doğru yelken açıp gitmekte.
Yaklaşık 5-6 ay kadar önce Türk-İslam edebiyatı profesörü arkadaşımızın mesajıyla cevelan eden paylaşımlarınsosyolojik tespitlerle birlikte maarife dair çok kıymetli tespit ve değerlendirmeleri sökün ettirmesi bu mesajları zabt u rabtaltına alıp metin haline dönüştürme düşüncesine yol açtı. Son yıllarda toplumda yaşanan baş döndürücü değişime dair olan bu önemli paylaşımlar şu şekilde cereyan etti.
Profesör B.K. şöyle diyordu; “Birkaç gündür Anadolu’nun bazı şehirlerini dolaştım. Bilhassa memlekette, Sivas’ta daha çok kaldım. Ciddi anlamda bir sosyoloji değişikliği görülüyor. Görebildiğim kadarıyla giyim kuşamdan başlayarak yeme içme ve sosyal ilişkiye değin bir değişim var. Bilemiyorum bu değişimi okuyan çalışmalar var mı? Ama şunu söyleyeyim Anadolu kabuk değiştiriyor. Lakin bu değişimde ‘biz’ ne kadar varız yahut var mıyız?bilemiyorum.”
Çok geçmeden öğretmen arkadaşımız H.İ’nın bu mesaja yazdığı cevap şöyleydi: “Değişim iyidir de, her değişim ‘gelişim’ midir? Ben; kurallara uymak, hakkına razı olmak, iyiyi büyütmek, kötüye engel olmak, ahlakı güzelleştirmek, dini, milli, değerlere bağlılık (aile, akraba, komşuluk ilişkileri, diğerkâmlık, yardımseverlik, eğitime, öğretmene değer vermek, vb. çoğaltabilirim) anlamında bir gelişim olduğunu düşünmüyorum. Özellikle çocuk eğitimi ve gelişimi konusunda toplumsal bir körlük var diyebilirim. Bu, sadece benim okulda,çevrede gördüklerimden oluşan kişisel kanaatimdir, bilimsel bir çalışma sonucu değildir elbette.”
Gerek B.K.’nın girizgâhı gerekse öğretmen arkadaşımıztarafından verilen cevabın düzeyi, niteliği ve muhtevası düşünen, dertlenen, çözüm üretmeye çalışan dimağların varlığını ve eğitime dair kafa yorduklarını ortaya koyuyordu. B.K. devamla “Evet, daha çok büyükşehirlere benzeme var. Bu da, daha çok tüketime dayalı bir değişimi beraberinde getirmiş.” diyerek Anadolu halkının........
© Maarifin Sesi
