Uydurulmuş İmar Mevzuatıyla Hayvancılığın Sessiz İnfazı
Türkiye’de bazı belediyelerin aldığı kararlar, yüzeyde sadece “hayvanlara zarar verilmiyor” iddiasıyla sınırlı kalırken, aslında ülkenin kırsal yaşamını ve milli güvenliğini tehdit eden çok daha derin planın ipuçlarını veriyor. Toplumun asıl tepkisi “hayvancılık bitiriliyor” iken, belediyeler tartışmayı bilinçli olarak “hayvanlara zarar verilmiyor” noktasına çekerek gerçek sorunu gizlemeye çalışmaktadırlar
İmar Mevzuatı Kılıfı Altında Hayvancılığa Darbe
Alınan kararların özü, imar mevzuatına aykırı yapılarda hayvan beslenmesinin yasaklandığı ve bu yasağa uymayanların cezalandırılacağı yönünde. Ancak kritik nokta, yerleşim yerlerinin artık köy değil “belde” olarak tanımlanmasından kaynaklanmakta. Köy statüsündeki alanlarda ise bu tür yasaklar uygulanamazken, belde statüsü imar mevzuatını hayvancılığa kapatacak şekilde düzenlenmiş. Böylece kırsal alanlarda hayvancılık fiilen engelleniyor.
Köy ve kasaba kavramlarının sözlüklerden silinmesi, köy yaşamının çağ dışı gösterilmesi ve insanlara şehirde yaşama zorunluluğu dayatılması, sürecin ön hazırlığıdır. Kırsal alanlar “belde” ya da “ilçe” olarak yeniden adlandırılarak, “kitabına uydurulmuş” imar mevzuatı hayvancılığı ve tarımı yok edecek maddelerle donatıldı.
İklim Kanunu ve Kırsalın Yok Edilişi
Bazı belediyelerin........
© Küresel İfşa
