18 Mart: Çanakkale’nin Ruhu Bugün Gazze’de
Tarih, yalnızca geçmişte kalan bir zaman dilimi değildir. O, insanlığın kaderini belirleyen, milletlerin karakterini şekillendiren, geleceği inşa eden büyük bir aynadır. Ve bu aynada, bazen binlerce yılın mücadelesi tek bir an içinde parıldar. 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi, işte tam da böyle bir andır.
O gün Çanakkale’de sadece bir savaş yaşanmadı; bir milletin, varoluş mücadelesi tarihe kazındı. Dünyanın en büyük emperyalist güçleri, devasa donanmalarla, uçsuz bucaksız ordularla Anadolu’nun kapısına dayandılar. Ama hesap edemedikleri bir şey vardı: Bir milletin ruhu, top ve tüfekten güçlüydü.
Bugün Çanakkale Zaferi’ni anlamak isteyenler, Gazze’ye baksın. Çünkü Çanakkale’yi kazanan ruh, bugün Gazze’de direnişe dönüşmüş durumda.
Bir Milletin Direnişi: Çanakkale ve Gazze
1915’te Çanakkale Boğazı'nda dünyanın en büyük savaş gemileri demir attı. İngilizler, Fransızlar ve onların uşakları, Osmanlı'yı tarihten silmek için geldiklerini sanıyorlardı. Ancak unuttukları bir şey vardı: Çanakkale sıradan bir cephe değildi, burası imanla örülmüş bir kaleydi.
Bugün de Filistin'in kalbinde, Gazze’de, modern dünyanın en büyük ordularından biri, silah gücüyle halkı ezebileceğini sanıyor. Ama anlamadıkları şey şu: Direniş yalnızca silahla olmaz. Direniş, yürekte başlar.
Çanakkale'de Nusret Mayın Gemisi, sessizce boğaza döşediği mayınlarla dev zırhlıları suya gömdü. Koca devlerin, küçücük bir geminin........
© Kocaeli Koz
