Bir zihin değişimi yaşıyoruz, farkında mısınız bizi kültürel, ekonomik, sosyal, askeri ve yargıda bir dönüşüme zorluyorlar.

Kavramların karıştığı, değerlerin ters yüz edildiği, anlayışların sil baştan yazıldığı, ezber bozan hadiselerle karşı karşıyayız.

Sorunlarımıza bütünsel çerçeveden bakmadığımız sürece ana hedefi ve ülkemizde kurgulanan zihin değişimini anlayamayız. Bizim gibi ülkelerde hiçbir sorun tesadüf ortaya çıkmıyor. Problemler, sorunların artması gibi entegrasyon çalışmalarının yol haritası öyle birkaç haftalık, aylık yapılmıyor.

Fethullahçı çetenin ülkemizdeki faaliyetleri devlet kadrolarında yükselmesi ve siyaseten desteklenmesi öyle din imanla, İslamcılıkla bir ilgisi yoktu. Bunu geç de olsa acılı bir şekilde öğrendi Türk Milleti. FETÖ değişimin ikinci fişeğiydi. İlk fişek 1980 yılında atılmıştı, dünyada bir ekonomik değişim programlanıyordu, komünizmin karşısına kapitalizmi servis ettiler, ölümü gösterip sıtmaya razı ettiler.

Sözde İslamcı Gülen ekibini ve milliyetçileri Komünizmin karşısına diktiler. Kapitalizmin yol haritası ülkelerin coğrafi ve kültürel özelliklerine göre şekilleniyordu.

80 darbesinden yorulan millet aynı zamanda Asala belasıyla da mücadele ediyordu. Asala 1983 yılında sözde tarih olduğunda Apocuları milletin başına bela ettiler. Bir yanda siyaset, bürokrasi, güvenlik, askeri, akademik olarak ülke Fethullah çetesine bırakılırken bir yandan da sözde ayrılıkçı Asala uzantısı Apocularla kanlı mücadeleye girildi. Siyonizm iyi çalışıyordu, önce Irak bölünecek, sonra Suriye sonra Türkiye’de sözde kürtçü gruplar Siyonizmin emrinde koridor olacaktı.

Çok gözyaşı akıttık, çok şehit verdik, çok kanımız aktı, çok bedeller ödedik, sahada kazandığımızı bugün masada tartışır duruma getirdik.

Bugün yaşadığımız ekonomik problemler, sanayinin bitmesi ve milletin alım gücü neredeyse yok olması…Millet geçim derdinde, ay sonunu nasıl getireceğim sorunsalı ile yaşıyor. Ülkede yaşanan siyasi bunalıma kafa yoramıyor. Dünyada en yüksek enflasyon Türkiye’de ve kimse de bunu sorgulamıyor. Milleti sorgulayamaz duruma getirdiler. Toplumları, aileleri ayakta tutan önce barınmadır sonra gıda ve sağlık. Türk milleti terör belasında çok bedel ödedi bugün ekonomik olarak hala bedel ödemeyi devam ediyor. Başını kaldırmasına izin verilmiyor.

Sokaklara bakın lütfen, polisin önleyici gücünü askıya aldılar, sokaklarda polisin elini kolunu bağladılar, çeteler istedikleri gibi sokaklarda at koşturuyor. Her gün aile içi cinnet haberlerine şahit oluyoruz. Polis suça karışıyorsa güvenliği kim sağlayacak? Millet adalet için Sedat Peker........

© Kocaeli Koz