Bazı değerler vardır, onları unutmak, geçmişe olan saygıyı yok eder. Bunların başında gelen isim ise İrfan Sanal'dır. Adı anıldığında dudaklarda beliren tebessüm, kalplerde hissedilen bir sıcaklık, gözlerde parlayan bir hürmet… O, sadece bir esnaf değildi; bir gönül adamıydı. İzmit’in belleğinde, taş sokaklarında, sabah telaşlarında, akşam selamlarında iz bırakmış koca bir çınardı. Gövdesiyle hayata direnmiş, gölgesiyle nice yüreğe serinlik vermişti. O çınar artık fiziksel olarak aramızda yok ama izi, sesi, dokunduğu hayatlar hâlâ bizimle…

1941 yılının 8 Ekim günü dünyaya geldi. Daha iki yaşındayken babasını kaybettiğinde, hayat ona erken bir mücadeleye “merhaba” dedirtti. Henüz çocukken, İzmit’in o dönem yoksullukla mücadele eden sokaklarında, Fethiye Caddesi’nde limon, simit ve soğuk su satarak hayat yolculuğuna başladı. Yaşı küçüktü ama yüreği büyüktü. O yaşta kendi ekmeğini kazanmayı, alın terinin ne demek olduğunu öğrendi. Dürüstlüğüyle, çalışkanlığıyla hem ailesine hem çevresine umut oldu.

Tuhafiyecilikle başlayan esnaflık serüveni, yıllar içinde derin bir iz bıraktı. Ardından 36 yıl boyunca Beko bayiliği yaptı. Ama o dükkân bir işletmeden ibaret değildi. Orası, dertlerin anlatıldığı, gönüllerin dinlendiği, çayın dostluğa karıştığı bir yuvaydı. Kimsenin dışlanmadığı, kimsenin eli boş dönmediği bir yerdi. Zengin-fakir ayrımı........

© Kocaeli Koz