Beyaz Saray krizi ve nadir toprak elementleri meselesi
Son dönemde dünya liderlerinin dilinden düşmeyen bir terim var: “rare earths”, "nadir toprak elementleri" veya diğer adıyla "yeni madenler". Bu dillere pelesenk olan deyim, yeni bir küresel hakimiyet savaşın son ismi. Geçtiğimiz günlerde Oval Ofis'te yaşanan Zelenski, Trump ve Vance arasındaki tuhaf derecede agresifleşeyn tartışma, diplomasinin kara lekelerinden biri olarak tarihe geçti. Bu olay, Trump 2.0 yönetiminin ve MAGA kavramının yeni göstergesi de olarak değerlendirilebilir.
Avrupa’nın ortak değerlerine karşı ABD Başkan Yardımcısı Vance’in mesajlarının ardından gerilimle son bulan Münih Güvenlik Konferansı'nın ardından ABD ve Ukrayna arasında canlı yayında patlak veren bu gerilim, Avrupa'nın gelecekteki güvenlik mimarisini yeniden düşünmesine neden oluyor. Ancak bu jeopolitik çatışmanın temelinde, nadir toprak elementleri (NTE) üzerindeki hakimiyet mücadelesi yatıyor. Avrupa, Ukrayna krizinin yarattığı askeri ve ekonomik baskılardan kurtulmak için alternatif stratejiler arayışında. Bu stratejilerin merkezinde ise askeri bağımsızlığı güçlendirecek savunma projeleri ve nadir toprak elementlerine kesintisiz erişim yer alıyor.
Özellikle Zelenski-Trump-Vance görüşmesi, bu mücadelenin en açık yansımalarından biri oldu. Trump 2.0 yönetiminin ilk aylarında şekillenen yeni jeopolitik tablo, yalnızca Washington-Kiev hattını değil, Avrupa’nın savunma ve enerji stratejilerini de derinden etkiliyor. Avrupa ekonomisi, dijital dönüşüm ve yeşil enerji hedefleri doğrultusunda NTE’ye giderek daha fazla bağımlı hale gelirken, bu hayati hammaddeler konusunda Çin’e neredeyse tamamen bağımlı durumda.
Nadir toprak elementleri, 21. yüzyılın teknolojik rekabetinde kritik bir rol........
© Kısa Dalga
