İmamoğlu’na saldırı ve umudun üzerinde tepinmek
Günlerdir, haftalardır, hatta aylardır İBB ve Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu’na operasyon düzenleneceğini biliyor, fakat boyutu ve şiddetini kestiremiyorduk.
Kayyımların CHP’li belediyelere de atanması, bugünün işaret fişeğiydi… Uyduruk davalar derken bir kez daha “hukuken olmayacak şey” dendi fakat oldu, diploma iptal edildi ve operasyon, 19 Mart sabahı darbesiyle “tam yol ileri” devam ediyor.
Darbe kelimesini rastgele kullanmıyoruz… Ne de olsa darbelerle tarihi, kaderi şekillendirilmiş bir ülkede yaşıyoruz. Yıllardır darbeler, muhtıralarla yönetildi Türkiye. Bu defa fark, askerin devreye olmaması. Şimdilik.
Zaten 15 Temmuz “başarısız darbe girişimi” Allah’ın lütfu ilan edildi. Tek adamlığa giden sistemin inşası için referandum yapıldı ve açıkça yüzümüze şu dendi: “Atı alan Üsküdar’ı geçti”. Unuttuk mu? İki yıl OHAL’le yönetildik.
HDP ve sol muhaliflerin üzerinden silindir gibi geçildi, siyasetçileri tutuklandı (Demirtaş, Yüksekdağ, Mızraklı gibi Kürt siyasetçiler yıllardır hapiste) ve seçilmiş belediye başkanları, alakalı alakasız kim varsa aynı torbaya konup siyasetten uzaklaştırıldı. Ana muhalefet maalesef olan bitenlere seyirci kaldı, “turpun büyüğü”nün kendisine geleceğine inanmadı.
OHAL güya kalktı ama fiiliyatta devam etti.
Muhalif siyasileri engelleme ve tutuklama, Anayasal düzenin ilgası, (seçme ve seçilme hakkının çiğnenmesi, toplantı ve gösteriş yasakları, basın ve ifade özgürlüğünü yok sayma) gibi sıkıyönetim uygulamaları zaten büyük rahatlıkla, keyfiyetle kullanılıyor.
Hukuk varmış gibi davranmak, normal bir siyasi veya ekonomik rekabet ortamı beklemek çoktandır anlamını yitirdi.
Fakat neticede insanız ve........
© Kısa Dalga
