menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yeni süreç hayırlısı olsun…

6 8
17.10.2024

Bu makaleyi yazdığım tarih (16 Ekim) üzerinden alacak olursak, tam 7 yıl, 3 ay ve 9 gün; ya da 2658 gün sonra, Kıbrıs sorunu için bir umut doğdu şeklinde bir cümle kurarak bu makaleye başlamayı bir zevk olarak addediyorum.

Elbette, isteyen istediği gibi kötümser, iyimser, ihtiyatlı iyimser ya da kaygısız şekilde takılmakta özgürdür ama ben umutluyum.

Önceki gece sabaha doğru New York’ta gerçekleştirilen ve ortaya en az iki somut pozitif sonuç çıkaran üçlü zirve, belki de ileride tarih kitaplarında ‘Kıbrıs sorununun çözüm sürecinin başladığı zirve’ olarak yer alacaktır, kim bilir?

Fazla mı umutlu oldu? Olsun.

Ben de görüşme sonrası yapılan açıklamalar arasında en çok beğendiğim olan sevgili dostum Mehmet Harmancı gibi düşünüyorum: “Bizim için her kındırılan kapı içeriye giren “umut” ışığı olur.”

Tam da budur!

Sadece çözüm için son kalan umutların değil, benim kendi kişisel hayatımın da berhavaya döndüğü o bunaltıcı Temmuz gününden bugüne geçen 2658 günde beni hayatta tutan şey, bir gün yeniden doğacak olan umuttan başka ne olabilirdi ki zaten?

Biliyorum, çok kişisel bir makale olarak devam ediyor. Ama duygularımı hiç kontrol edecek durumda değilim, çünkü dün sabah yataktan fırlayarak uyanan ve hızla işe giden bir Ulaş Barış çok ender görülen bir olaydır, hatta bir işarettir!

Yine de bazı okuyucularımız buraya kadar okuyup, “iyi de ne oldu, çözüm mü oldu?” diye konuya şüpheyle yaklaşabilir.

Haklıdırlar da. Çözüm filan olduğu yok. Daha çok uzaktayız.

Fakat bu yemeğe ve sonrasında ortaya çıkan sonuca “aman aman bir yemek değildi” şeklindeki okumalarla, ya da tespit çalışmaları yapıp, bir çeşit önemsizleştirme çabaları içine girenlere karşı en sert şekilde mücadele edeceğimi buradan açıkça deklere etmek isterim.

Öte yandan bu süreci bir çözüm sürecinden öte, “KKTC Cumhurbaşkanlığı seçim süreci” olarak lanse edenlerin de elimden çok çekeceği vardır, bunu da peşinen söylemek isterim.

Peki bu süreç nedir?

Zannederim en doğru tanımlamayı Kudret Özersay yapmıştır: “A kind of process.”

Yani “bir çeşit süreç.”

Dünkü yayınıma katılan ve çok........

© Kıbrıs Postası


Get it on Google Play