KKTC seçim sarmalı: Çıkar ve partizanlık kıskacı
MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, en geç 12 Ekim 2025 tarihinde gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru giderken, siyasi iklim yeniden algı yönetimi ve çıkar sistemlerinin gölgesinde şekilleniyor. Ülkede devletten maaş ya da emeklilik geliri alanların, nüfusun yüzde 80'inin üzerinde olması, bu yapılanmanın günün şartlarına göre yeniden dizayn edilip daha da derinleştirilmesini sağlıyor. Oysa özel sektörde çalışanların yaşadığı ekonomik zorluklar ve asgari ücret, siyasi gündemin bir parçası bile değil aslında...
Partiler ve partililer ittifak çalışmalarıyla seçimlerde güç oluşturmanın, yandaşlara imkan sağlamanın peşinde hareket etmeye devam ediyor. Güçler birleştirilmeye çalışılıyor, ülkenin tek gündem meselesi, üzülerek gözlemliyoruz ki sadece bunun etrafında şekilleniyor...
Ülkede ne grip salgını, ne trafik kazalarının artışı, ne iş kazaları, ne şiddet, ne adli olaylar, ne Kıbrıs meselesi, ne enflasyon, ne pahalılık, varsa yoksa çıkar ilişkileriyle seçimler... Çok uzun yıllardır ülke seçim odaklı yönetilmeye devam ediyor...
Siyasi partiye üye koşuluyla işe alınan ve maaş bağlanan vatandaş aslında durumundan oldukça memnun. Aile bireylerinin çoğunluğu devletin kasasından öyle yada böyle para çekmeyi sürdürüyor. Devletten parasını almaya devam eden vatandaş, seçimlerde oyunu yine bu partilere vermeye devam ediyor. KKTC sistemi, kabul etseniz de etmeseniz de aslında budur. Vatandaş, Devletten aldığı parasına, maaşına bakıyor...
Kıbrıs’ta, ne iki devletlilik ne de federasyon... Ne Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı, ne de Avrupa Birliği vatandaşlığı... Vatandaş, devletten aldığı parasına bakıyor... Güneyde de harcıyor... Ülke insanımızın algısı tam da bu yöndedir... Devletten maaş çeken vatandaşların çok büyük bir çoğunluğu hayatından memnun... Devletin imkanlarından yararlanmaya ve sistemden beslenmeye devam ediyor...
Ülkede kim neyin savaşını veriyor Allah aşkına... Atı alan Üsküdar'ı geçmiştir...
Seçim öncesi anket savaşlarıyla birlikte, algı yönetimine de son sürat devam ediliyor... Sistemden beslenenler artırılıyor, genişletiliyor ve yaygınlaştırılıyor... Sistemin bir parçası olmanız bir şekilde sağlanıyor... Oyların nereye gideceği, ince hesaplarla yapılandırılıyor...
Partizanlık ve Çıkar Sistemi: Seçim Odaklı Bir Yönetim Güç Sağlıyor...
KKTC’de siyasi partiler, seçim öncesi ittifak çalışmalarıyla, güç kazanmaya ve yandaşları için yeni imkanlar yaratmaya odaklanmış durumda... Ancak bu çabaların ülkenin geleceğine dair umut verici bir vizyon sunmadığı da açıkça görülüyor... Devletten maaş alan vatandaşlar, siyasi istihdamları ve çıkar ilişkilerini sorgulamak yerine, sistemden sağladıkları faydaları korumaya çalışıyor...
Bu durum, ülke insanının zihniyetindeki “devletten maaş alma” odaklı bir memnuniyet duygusunu perçinliyor. Devlet gelirlerinin........
© Kıbrıs Postası
