SEÇMEN VE SİYASET: Cumhurbaşkanlığı seçiminin ve sonuçlarının her yönü tartışılıyor… Ama hiç tartışılmayan o durum var işte…

Ne midir o durum? Arz ola efendim:

Sandığa gitmeyenler, ya da sandığı açıkça boykot edenler…

Aralarında sandığa gitmeyeceğini seçim gününden önce açıkça duyuranların da bulunduğu bu seçmen vatandaşların sayısı hiç de küçümsenecek gibi değildir yani…

Dikkat buyurun: Seçimin kaderini oylarıyla etkileyebilecek 37 bini aşkın seçmendir söz konusu olan… Bu vatandaşlar, seçim sandığının yanından dahi geçmezken, tamı tamamına 2 bin 676 seçmenin oyu da iptal edildi sayım sırasında…

Bu tek mühürlü çok basit seçimde oy kullanma hatası mı olur? Demek ki, yüzlerce kişi de sandığa gider gibi göründü… Ama ne yaptı? Oyunu bilinçli olarak yaktı!

Bu tablonun nedenleri araştırıldığında tabii ki ortaya çıkan en net kanı siyaset kurumuna ve siyasetçilere güvensizliktir… Popülist politikalara duyulan o yaygın tepkidir…

“Oy versem de vermesem de bu kronik siyasal vaziyetler değişmez” düşüncesindeki vatandaşların sayısı arttıkça, (ki bu göreceli artış milletvekili genel seçimlerinde daha da büyüyecektir, buna emin olalım) siyaset yapmak isteyenlerimizi mutlaka düşündürmesi ve onları siyasete dair umut verici tutarlı eylemlere yöneltmesi gerekmez mi? Evet gerekir…

Ve şuna da emin olmamız gerekir ki, 6’ncı Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın oy kullananların o denli yüksek oyuyla seçilmesindeki önemli etkenlerden biri de, onun siyaset kurumunun aksaklıklarını ve yetersizliklerini düzeltmeye adanacağına dair ısrarlı vurgularıdır…

POKRVOSK’TA SOYKIRIM: Uzayıp giden ve durma umudu da içermeyen Rusya – Ukrayna çatışması Batı Avrupa ve Amerika’nın........

© Kıbrıs Gazetesi