menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Uğurcan Çakır kepazeliği-2 ve rezil yönetimi

18 0
03.09.2025

Sayın Ertuğrul Doğan Nisan 2018’den beri Trabzonspor başkanlık makamlarında görev yapmakta .
2018 yılı nisanında kulüpte as başkanlık görevine başlayan sayın Doğan, bundan yaklaşık ikibuçuk yıl önce de, bu satırların yazarı da dahil epeyce bir teveccühle başkanlık koltuğuna oturdu.

Ancak ne yazık ki sayın Ertuğrul Doğan’ın başkanlık koltuğunda oturduğu bu süreçte , bundan sadece üç yıl öncesinde açık ara Türkiye şampiyonu olan Trabzonspor, tıpkı yere doğru çakılan bir uçak gibi en tepeden en dibe doğru tepetaklak düşmekte.

Üç yıl önce son derece mütevazi rakamlarla şampiyon olan Trabzonspor takımı ,bugün için hem de şampiyon kadronun yaklaşık üç katı bütçeyle bir önceki sezonu küme düşme hattından son haftalarda kazandığı maçlar ve kalecisi Uğurcan Çakır’ın olağanüstü performansıyla kurtuldu.

Ligi yedinci sırada bitiren ve kura şansı ile yükseldiği Türkiye kupası finalinde Galatasaray’a rakip olmak yerine adeta iyi bir antrenman yaptırma durumunda kalan Trabzonspor’da, sayın başkan Ertuğrul Doğan, sezon sonunda saha sonuçları için taraftarlardan özür dileyerek; eksiklikleri bildiklerini, hocanın istediği takviyeleri yapacaklarını ve bunları “mutlaka sezon öncesi kampına yetiştireceklerini “ Trabzonspor’un da 2025-26 sezonunda zirveye oynayacağını ulusal basınında deklere etti.

Oysa yedi yıldır asbaşkan ve başkan olarak görev yapan bir kişinin gelecekten söz etmek ya da yeni bir vaatten önce ve ziyade , içinde bulunduğu ve sorumlusu olduğu durumu izah etmesi gerekirdi.

Ancak ulusal medyanın zaten umursamadığı ve pek de şikayetçi olmadığı bu durumu, genellikle suya sabuna pek fazla dokunmamayı tercih eden Trabzonspor’un ulusal medya ayağı ve yerel basın da ya geçiştirdi ya da görmezden geldi.

Sayın Başkan bir yandan da ekonomik durumun düzeldiğini iddia ediyor “ ha bire bu işlerle uğraşıyoruz, bu nedenle takımın başarısına da fazla odaklanamıyoruz” demeye getiriyordu.

Oysa bankalar birliğinden çıkılmasına rağmen Trabzonspor’un borcu bir türlü 4-5 milyarın altına düşmüyor, bir yandan da ortalık sermaye artırımlarından dolayı dumura uğrayan TS Yatırımcısının beddualarından geçilmiyordu.

Sportif alanda ise durum çok daha kötüydü.
Sayın başkanın, kaçıncı defa olduğu artık hatırlanılmakta bile zorlanılan özüründen sonra verdiği hiçbir söz, tıpkı daha öncekiler gibi yine yerine gelmemişti.

Trabzonspor’da Fatih Tekke’nin ulusal basında açık açık söyleyerek istediği minimum dört oyuncudan hiçbirisi alınmamıştı. Hazırlık kampına yetiştirmek şöyle dursun, hazırlık kampının üzerinden tam........

© Karar