Zorbalığa karşı çıkamayanları anlama kılavuzu
Hayatım boyunca insanların hadiseler karşısında iradi bir tutum aldıklarına, yani hangi safta duracaklarına hür iradeleri ile karar verdiklerine inandım.
Sevdiğim saydığım dostlarımın, yakınlarımın ahlaki, vicdani, insani açılardan çok yanlış pozisyonlar aldıklarını gördüğümde, onları uyarmaya çalıştım.
Zannettim ki yaşananları görüp anlamalarını sağlarsam tutumlarını değiştirirler.
Fakat ne kadar çabalarsam çabalayayım bir fayda etmediğini gördüm.
Bunu şöyle örneklendirebilirim:
Birkaç iri yarı mafya mensubunun bir delikanlıyı bir kuytuda sıkıştırıp parasını gasp ettiklerini, öldüresiye dövdüklerini görüyorsunuz.
Durun!.. Etmeyin… diye koşuyorsunuz ama adamlara ne söz geçirmek ne de güç yetirmek mümkün.
O zaman dönüp mahallede bu kötülüğe karşı sizinle beraber mücadele edecek dostlar arıyorsunuz.
Zannediyorsunuz ki dostlarınız, o zulmü görmedikleri için harekete geçmiyorlar, yoksa ne olup bittiğinden haberdar olsalar derhal yardıma koşarlar!
Fakat olan biteni anlattığınız kimseler yerlerinden bile kımıldamıyorlar!
Kimisi açık açık o adamlardan korktuğu için bir şey yapamayacağını söylüyor.
Kimisi o karanlık adamların ortağı ya da elemanı çıkıyor.
Kimisi o gencin yabancı olduğu ya da kendisiyle aynı inançları paylaşmadığı için dayak yemeyi hak ettiğini söylüyor.
Kimisi o delikanlının başka bir mafyanın mensubu olduğunu,........
© Karar
