Dijital çağda ahlaki rölativizm ve hakikat krizi
Meta firması, Facebook ve Instagram platformlarında insanları manipüle etmeye yönelik kötü niyetli paylaşımların denetimi işini, para ödediği uzmanların elinden alıp -Elon Musk’ın X’te yaptığı gibi- büyük ölçüde sıradan kullanıcılara devretti.
Bu gelişmenin ardında Musk’ın “Vox Populi, Vox Dei” diyerek fitilini ateşlediği çok mühim bir felsefi tartışma var.
Postmodern nihilizm, ahlaki rölativizm, hümanizmin değerler krizi gibi başlıklar altında süren bir tartışma.
Bu noktaya nasıl geldiğimizi özetleyelim.
Avrupa, Rönesans’tan sonra tahtından indirdiği Tanrı’nın yerine insanı oturttu.
Hümanizm “dininde” nihai anlam ve otorite kaynağı insanların düşünce ve hisleriydi.
İnsan zihninin ürettiğinin ötesinde/dışında bir hakikatin varlığı reddediliyordu.
Aydınlanma aklı, insan topluluklarının önünde sonunda “rasyonel düşünce” ve “bilimsel bilgi” çerçevesinde uzlaşacağını varsayıyordu.
Modern hukuk, eğitim, siyaset sistemleri gibi toplumsal yapılar bu varsayım üzerine kuruldu.
Fakat yirminci asrın ortalarından sonra yine Batı içinden çıkıp, modern dönemin varsayımlarını kökten sorgulayan postmodern düşünürler o “temellerin” pek de sağlam olmadığını gösterdiler!
İnsanların hisleri de akılları da öyle çok güvenilir, istikrarlı, yanılmaz yol göstericiler değildi!
Ve bilimsel bilgi de -bir zamanlar zannedildiği gibi- insan........
© Karar
visit website