Arabeskin cenazesi musalla taşında bekliyor
Ülkemizde arabesk müziğin serencamı, toplumsal, kültürel ve ekonomik dinamiklerimizin değişimiyle yakından irtibatlıdır.
Bu müzik türü, köylerden, kasabalardan büyük kentlere doğru, özellikle 1960’lardan sonra yoğunlaşan göçün yol açtığı sosyal ve kültürel dönüşümlerle şekillenmiştir.
Ama arabeskin halktan gördüğü teveccühün yeşerdiği zemini kavrayabilmek için biraz daha eskiye, Cumhuriyetin kuruluş yıllarına, tek parti dönemine uzanmak gerekir.
Atatürk ve arkadaşları, yıkılan Osmanlı Devleti’nin yerine modern ve Batılı bir ulus devlet kurma konusunda kararlıydılar.
Geri kalmışlığımızın temel sebeplerini halkın inançlarında, geleneklerinde, “şarklılıklarında” arıyor, insanımızın mümkün olan her yolla Batılılaştırılması gerektiğini düşünüyorlardı.
Kılık kıyafet devriminden, Latin alfabesinin kabulüne, Batılı ülkelerin kanunlarının tercüme edilip yürürlüğe konulmasından Batılı ölçü birimlerinin benimsenmesine kadar birçok konuda radikal adımlar attılar.
Kültür ve sanat alanı da mutlaka Batılılaştırılması gereken bir alandı.
Cumhuriyetin kurucuları, rızalarını aramadan zorla reforme ettikleri Türk halkının hangi tür müziği dinleyeceğine karar verme hakkını da kendilerinde görüyorlardı.
Atatürk, 1926’da Darü’l Elhan’da şark musikisi şubesini kapatarak ülke genelinde Türk müzik çalgılarının resmi talim ve tedrisatını........© Karar
![](https://cgsyufnvda.cloudimg.io/https://qoshe.com/img/icon/go.png)
![](https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/3/3c/Download_on_the_App_Store_Badge.svg/203px-Download_on_the_App_Store_Badge.svg.png)
![Get it on Google Play](https://cgsyufnvda.cloudimg.io/https://qoshe.com/img/icon/google.play.220.png)