menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Merz’in valizine değil niyetine bakalım

10 1
02.11.2025

Dış politikanın kolayca polemik malzemesine dönüştürülmesi geleneğinden Almanya Başbakanı Friedrich Merz de nasibini aldı. Merz’in Türkiye ziyareti muhalif kamuoyu tarafından sahip olduğu potansiyeller açısından değil, Merz’in kendi valizini taşıması ile ön plana çıktı. Alman mütevazılığına karşı Erdoğan ihtişamı anlatısı ziyaretin gerçek içeriğinin önüne geçti.

Oysa Merz, bir Alman başbakan için cesur sayılabilecek yapıcı bir perspektif sundu. Basın toplantısında kullandığı ‘’İlişkilerimizdeki olağanüstü potansiyelleri gelecek aylarda ve yıllarda daha iyi kullanalım‘‘ ifadesi aslında Merz’in hemen harekete geçme iradesini dile getiriyor. Merz ziyaret esnasında ve sonrasında bu yapıcı üslubunu sürdürerek X’de şu paylaşımı yaptı: ‘’Yeni bir jeopolitik aşamaya giriyoruz. Bu nedenle stratejik ortaklıklarımızı genişletmemiz gerekiyor. Türkiye ile ilişkilerimizin muazzam potansiyelini daha da iyi değerlendirmeliyiz. Burada güçlü bir temel üzerine inşa edebiliriz.’’ Bu tavır uzun süredir hiçbir Alman başbakanının sergilemediği bir tavırdı.

Merz’in arzuladığı yapıcı ilişkileri siyasi polemik ve gerilimlere kurban etmemek adına muhalefet liderleri ile görüşmemesi de bir Alman başbakanı için sıra dışı sayılabilecek bir tavır. Merz Türkiye ziyaretinde Almanya’da alışılmış siyasi teamülleri aşarak gayet pragmatik bir tavır sergiledi. Alman medyası da bu pragmatizmi kabullenmiş gözüküyor.

Merz’in bahsettiği bu potansiyeller neler? Bir NATO ülkesi olarak Türkiye’nin Avrupa savunması için önemi ilk sıralarda yer alıyor. Türkiye’siz bir Avrupa savunmasının olamayacağını Merz gayet iyi biliyor. Bir diğer öncelikli konu da iç politikada kendisine epeyce fayda sağlayan, sınır dışı edilecek yabancılar konusu. Bunlardan 22 bin 560’ı Türk vatandaşı ve Merz bu kişilerin sınır dışı edilmesinin hızlandırılması........

© Karar