Vatan ne Türkiye’dir Türklere ne de Türkistan (1)
Cezayir, Tunus, Libya, Mısır, Yemen, Ürdün, Filistin, Bağdat ve Şam’da, bugünkü sayıları muhtemelen milyonlara ulaşan Türk kökenli insan vardır. Fakat tamamı Müslümanlık-Sünnilik ortak havuzunda Araplaşma konusunda hiçbir sakınca görmeden asimile olmuş ve Türk kültüründen kopmuşlardır.
İran’da da Şii Türkler, Müslümanlık - Şiilik ortak havuzundan isteyerek ve amaçlayarak İranlılaşmakta daha doğrusu bir üst kültür olarak gördükleri Fars kültürünü de benimsemektedirler.
Şii Türkler, diğer kültürler içinde asimile olan Türk Topluluklarından farklı olarak, coğrafyanın da etkisiyle Türk Kültürünü de belirli ölçülerde benimsemeye devam ediyorlar.
Bu tarihi ve sosyolojik olgu madalyonun bir yüzünü oluşturuyor.
Öte yüzde de Türklerin birlikte yaşadığı ve yönettiği halkları asimile edebilme yeteneği vardır. Göktürkler dönemi ve sonrasında Sibirya’daki tayga ormanları, stepler ve ipek yolu civarında yaşadığı bilinen ve Türk olmayan halklar, tarih içinde Türkleşmiştir.
Bugün Orta Asya’da, küçük bir Moğol nüfus ve Taciklerden başka Türkleşmemiş halk kalmamıştır.
İslamın yayılmasıyla Türkler, önce İslam Devletlerinin paralı askeri ve daha sonra da ele geçirdikleri veya kurdukları yeni devletlerin Sultanları oldular.
18. Yüzyıla gelindiğinde Türk dünyasının batısında Osmanlılar ortasında Safeviler ve Hindistan’da da Babürlüler dünyanın Çin’le beraber en büyük dört imparatorluğunu oluşturuyorlardı. Bu dört imparatorluğun kuzeyinde kalan daha küçük Türk devletleriyle birlikte Türkler adeta dünyanın hâkimi olmuşlardı.
Tarihçilerin çoğu Türkleri üç kısma ayırır. Kıpçaklar, Karluklar ve Oğuzlar.
Kıpçaklar: Kazaklar, Kırgızlar, Tatarlar, Nogaylar, Başkurtlar vs.
Karluklar: Özbekler, Uygurlar vs.
Oğuzlar: Türkiyeli Türkler, Türkmenler, Harezmîler, Azerbaycanlılar, Gagavuzlar vs.
Türkler tarih boyunca hiçbir zaman kalabalık bir nüfusa sahip........
© Karar
visit website