menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Daron Acemoğlu ve Osmanlı İmparatorluğu

16 1
24.10.2024

Sayın Acemoğlu Nobel ödülünü almadan önce de, arkadaşlarıyla beraber yazdığı, destansı “Ulusların Düşüşü” ve “Dar Koridor” kitaplarıyla, küresel çapta tanınıyordu.

Bu kitaplarda Osman İmparatorluğu hakkında neredeyse hiçbir şey yok; hâlbuki öne sürülen görüşlerle Osmanlı İmparatorluğunun iktisadi geri kalmışlığının nedenleri arasında yakın bir ilişki var.

Bu iki kitap, başaranlar ve başaramayanların, başarı ve başarısızlık gerekçeleri hakkındadır.

Ulusların Düşüşü kitabı, “kapsayıcı kurumsal yapılara” sahip ulusların nasıl başardıkları ve “dışlayıcı kurumsal yapılara” sahip ulusların da niçin başarmadıkları hakkındadır.

Başarmak, sermaye birikimini sağlama süreci ve bu sermayeye büyümesi sürecinde kayıtsız şartsız koruma sağlamak olarak anlaşılabilir.

Başaramamak da, devlet dışı kesimlerin sermaye biriktirememesi olarak anlaşılabilir.

Son tahlilde, birikmiş bir sermaye yoksa devleti ve toplumu ilerletebilecek hiçbir iktisadi faaliyet de yok demektir.

“Dar Koridor” kitabı, devletin toplumu ezecek kadar güçlü olmamasını, örnek İngiltere; aynı zamanda toplumun da devleti zayıflatacak ve anarşiye sebebiyet verecek kadar güçlü olmaması, örnek ülke Lübnan, gerektiğini öne sürüyor.

Dar Koridor kitabının ana fikri: Başarılı ulusların başarısı, dar bir koridorda devlet ve toplumun birbirini dengelemesiyle oluşur.

BU KİTAPLAR ASLINDA NE DİYOR

1)Serbest teşebbüsü,

2)Özel mülkiyeti,

3)Sermaye birikimini

4)Mirası ve

5)Bu hakları koruyan ve garanti eden mahkemeler ve hukuk sistemine sahip;

aynı zamanda,

6)Keyfi yüksek vergiler getirmekten kaçınan

7)Müsadere yöntemini asla kullanmayan ülkelerin,

başarılı olduğunu, kitabın diliyle ifade edersek “kapsayıcı ekonomik kurumlara sahip” olduğunu öne sürüyor.

Kurumların ille de kamusal bir devlet kurumu olması gerekmiyor gelenekler ve adetler de bazen kanunlar ve kapsayıcı ekonomik kurumlar kadar etkili olabiliyor.

Ulusların Düşüşü’, yukarıdaki kurumlara sahip olmayan ulusları da “dışlayıcı ekonomik kurumlara sahip” uluslar olarak niteliyor.

OSMANLI SOVYET SOSYALİST MONARŞİSİ

Osmanlı Devleti tarihte “iktisadi eşitçilik” bakımından, Sovyetler Birliğinden önce ekonomisini yapılandırmış ilk devlet sayılabilir.

Viyana’dan Fırat’a kadar bütün tarım arazileri, “miri arazi”ydi yani devlete aitti. Devlet bu arazileri kullanıcılara “şartlı olarak” kiralardı.

Ailelere en az 150 en çok da 230 dönüm arazi tahsis edilir ve böylece ailelerin, bu topraktan geçinmesi ve vergisini ödemesi beklenirdi.

Varsayalım ki aile başarılı oldu ve devletten “işlemek amacıyla” daha fazla arazi talep etti. Arazinin boş kalması pahasına........

© Karar


Get it on Google Play