Havada sandık kokusu mu var?
Son genel seçimin üstünden henüz iki yıl bile geçmedi ama yeniden seçim sathı mailine girdik gibi görünüyor. İktidarın bir kanadı “Seçim zamanda yapılacak, erken seçim beklemeyin” diye açıklamalar yaparken, öbür kanadı kendi parti teşkilatlarına ve sosyal aparatlarına “Sandığa hazırlanma” talimatları veriyor. Zaten iktidar açısından seçimin zamanında yapılması Erdoğan’ın yeniden aday olamaması demek olduğundan bu hususta yapılan açıklamalar kafa karıştırmaktan geri durmuyor.
Muhalefet ise bir kere daha iktidara gelme ümidi içinde adayın kim olacağı tartışmasına gömülmüş durumda. Bu tartışmanın bu kadar erken ortaya çıkmasının sebebi de havada bir sandık kokusunun olması.
Demek ki hem beraber Gemlik’i geçince denizi göreceğiz, sakın şaşırmayalım. Bu yasama dönemi sona ermeden erken bir seçimin yapılacağı mukadder ama bunun beklenenden de erken olma ihtimali artmış bulunuyor.
Bu durum büyük ölçüde iktidar mekanizmasındaki anomaliden kaynaklanıyor. İkinci sebep ise son seçimde oluşan tablonun aslında ülke gerçekleriyle uyumlu olmaması ve bu uyumsuzluğun giderek artmakta oluşu. Dolayısıyla mevcut yönetim yapısı sürdürülebilir halde değil.
“İktidar mekanizmasındaki anomali” derken kastettiğim şey cari sistemin kişiye özel niteliği. Bugünkü sistemin Cumhurbaşkanı Erdoğan için “hotkutür” (haute couture) tarzında tasarlanıp imal edilmiş olması hem idari hem de siyasi zorluklar yaratıyor. “Türk tipi başkanlık rejimi” diye sunulan yeni yönetim modeliyle ülke yönetilemiyor, ötesini söylemeye gerek yok. İdari zorluk dediğim bu.
Siyasi zorluk ise öncelikle AK Parti’nin iktidarda kalmak için MHP’nin desteğine muhtaç oluşunun yarattığı handikaplardan kaynaklanıyor. Yeri geldikçe farklı örnekler üzerinden konuştuğumuz ciddi bir problem bu da. Siyasi zorluk kategorisindeki ikinci problem Erdoğan’ın yeniden adaylığının........
© Karar
