Kapitülatör Trump
STOCKHOLM - ABD Başkanı Donald Trump Rusya ve Ukrayna arasında bir barış sağlayabilecek mi, yoksa meşhur Münih Anlaşması'nın bir tekrarıyla mı karşı karşıyayız? İngiltere ve Fransa 1938'de Çekoslovakya'yı Sudetenland'ı Nazi Almanya'sına bırakmaya zorladıklarında, bunun uzun vadeli barışı sağlayacağına inanıyorlardı. Ancak revizyonist bir saldırganı yatıştırmak tam tersi bir etki yarattı ve bir yıl sonra başka bir dünya savaşına zemin hazırladı.
Eğer barış şu anda Rusya ve Ukrayna'yı bölen bütün meselelerin çözülmesi anlamına geliyorsa, böyle bir sonuca ulaşma olasılığı son derece zayıftır. Savaşın kökeni Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'nın “Rusya karşıtı” olmasını engelleme, yani Ukrayna'yı yeniden Kremlin'in kontrolü altına sokma kararlılığında yatıyor. Batı ile işbirliği ve entegrasyon arayışında olan demokratik, egemen bir Ukrayna, Putin'in tarihi görevi olarak gördüğü şeyle bağdaşmıyordu. Putin uzun zamandır Sovyetler Birliği'nin çöküşünün bir felaket olduğunu ve Ukrayna'nın aslında bağımsız bir ulus-devlet olmadığını savunuyor.
Bu da Putin Kremlin'den ayrılmadan ve Rusya'nın geleceğine dair daha gerçekçi bir vizyon hakim olmadan Rusya ile Ukrayna arasında gerçek bir barışın mümkün olmayacağı anlamına geliyor. Böyle bir şey yakın görünmüyor. Ancak yakın vadede barış mümkün olmazsa, çatışmaların durması ve gerilimi azaltacak siyasi bir sürecin başlaması hala mümkün olabilir.
Trump'ın savaşı 24 saat içinde bitirme sözü belli ki hiç ciddi değildi. Şimdi saatler değil aylar sürecek bir meydan okumayla karşı karşıya. Putin daha önce Rusya'nın topraklarını genişletmesi ve Ukrayna'nın siyasi ve askeri olarak teslim olmasıyla........
© Karar
