Bir de böyle bak
Her gün çocuğunun beslenme çantasına bir şey koymakta zorlanan anne gibi…
Cebinde harçlık olmadığı için okul kantininden bir şey almakta zorlanan, arkadaşlarına imrenerek bakan çocuk gibi…
İşini kaybettikten sonra eve dönen baba gibi… Yüzbinlerce baba gibi – anne gibi…
Her sabah işsiz uyanıp da gidecek yeri olmayanlar, gittikleri her yerde sancılananlar gibi…
Sofrasında her gün bir şey azalan, çocuklarının “her gün bunu mu yiyeceğiz?” diye isyanına tanık olan ebeveyn gibi…
Maaşını yetiremeyen ve ilerlemiş yaşına rağmen ikinci iş bulmak için kıvranan, çaldığı her kapıdan gerisin geri dönen emekli gibi…
Aldığı maaşın yarısını ev kirasına ödeyen, artık ev sahibi olmaktan, aracını yenilemekten ümidini kesmiş öğretmen gibi, öğretim üyesi gibi…
Kiralık evden çıksa yeni ev bulamayacağından emin olan ve ev sahibi ile zam pazarlığı yapmayı ar bilen kiracı gibi…
Günlerce siftah yapamadığı için her gün bir işçisine yol vermek zorunda kalan, dükkân kirası artık taşınamaz hale gelen, elektrik masrafını azaltmak için ışıkları söndüren ve ne zaman kepenk kapatacağı kaygısını yaşayan esnaf gibi…
Fabrikasını işletmekte zorlanıp milyonluk ekipmanlarını hurda fiyatına satmak zorunda kalan, aldığı kredilerin altında ezilen, öte yanda alacaklılarını da kendisi ile birlikte iflâsa doğru çeken iş adamı gibi…
Üniversiteyi bitirip asgari ücretle kasiyerlik yapmak zorunda kalan, İşkur kapısına gidip gelmekten yorulan genç........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein