Güzel günlerin geldiğini görmeyi umut ediyorum
Öyle güzel bir memlekette yaşıyoruz ki maşallah hiç zorluk çekmiyoruz ’Bu hafta da yazacak hiçbir şey yok, hadi bahar geldi, düşmesi gereken tüm cemreler düştü. Ağaçlar çiçek açtı, papatyalar sardı dört bir yanımızı. Hava da mis gibi aşk kokusu, dört bir tarafımızı sarmış sevdalar, sevdalılar. Gelmiş bahar ayları gevşemiş gönül yayları.’ deyip de günü kapatamıyoruz bir türlü.
Bu hafta da yazılacak konuların çokluğunun arasından elimi kolumu sallayarak salınıyorum dünlere, dünde kalanlara. Nasılsa bugünlerimiz de yarın tozlu raflar arasında yerini alacak. Toplumumuzun B12 eksikliği olduğuna dair yazacak fazlaca cümlelerim var fakat, klavyenin harfleri yapma der gibi bakıyor sanki. Hani bo…. yoluna gitmek derler ya, son süreçte yapılan her şey, yazılan her cümle bizi bir adım daha yaklaştırıyor o yola doğru. Yapacağın her şeyin sonu belli, yapmasan gönül razı değil. Gönlüne kapılıp aldanıp az ses yükseltecek oluyorsun, oto sansür yapman için gerekli olan tüm teçhizatı döküveriyorlar kucağına.
‘Aman onlar da ne ki, biz neler gördük’ diyeceğiz de bırakmadılar efenim. Cep delik cepken delik. Zaten vitaminsizlikten az çıkan sesimize bir de adaletsizlik susturucusunu takıverdiler bir anda.
Herkeste var olan umutsuzluk, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla hareketlenen gençlik sayesinde bir silkelendi, biraz yeşerdi, tam papatyalar falan açarız diye çıtayı yükseltmişken ‘kılıç kimdeyse hükümdar odur’ Atasözünü canlandırıp, sahneye koyup izlettiler yeniden umut........
© İz Gazete
