Kayıt Dışı Siyaset ve Toksik Demokrasi
Siyaset; insan idaresinin sağlanması adına hareket eden kavramsal bir olgudur. Kayıt dışı ise; kaydı olmayan, kayda geçirilmeyen, gizlenen, örtülü anlamına gelmektedir.
Literatürde yer almayan yeni kavram olan Kayıt Dışı Siyaset, geçtiğimiz pazar gün gerçekleştirilen AK Parti 8. Olağan Büyük Kongresi'nde Ak Parti Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ifade edildi.
‘Kayıt dışı siyaset yapma dönemi artık kapanmıştır. Yeni Türkiye'de kayıt dışı ekonomiye de kayıt dışı siyasete de yer yoktur.’ Sözleri ile dikkat çeken başlıklar arasında yer aldı. Bu uyarı, halk tarafından talep edilen demokrasinin bir izahıydı.
TÜSİAD’ın yapmış olduğu açıklama ile bağlantısı açık olsa da dile getirilen asıl husus partinin kuruluşundan itibaren maruz kaldığı anti demokratik gelişmelerdi.
Bu kavramı ilk olarak Dönemin TBMM Başkanı Cemil ÇİÇEK, 26 Aralık 2013’te kayıt dışı ekonominin iki katı kayıt dışı siyaset var, ifadeleri ile kullanmıştı. Tarihten de anlaşılacağı gibi 17-25 Aralık olayların yaşandığı, tamda ifade ettiği gibi kayıt dışı siyasetin seçilmiş olan halk iradesine müdahale etmeye kalkıştığı bir dönemdi.
23 yılın sonunda yeniden dile getirilen ve artık kavramsal olarak tüm baskı, darbe, vesayet gibi demokrasi ile bağdaşmayan eylemlerin tamamını kapsayan terimin tam ifadesi Kayıt dışı siyaset.
Seçim ile halk tarafından siyaset edebilme yetkisi verilen, meşru yönetimin görevden el çektirilmesi yine halk tarafından gerçekleşecektir. Demokrasinin basit anlamı aslında budur. Ama kime göre........
© İstiklal
