İstanbul Boğazı'nın serin rüzgârları eşliğinde Beşiktaş sahiline adım attığınızda karşınıza çıkan sade ama bir o kadar da görkemli bir yapı var. Bu yapı, Türk denizcilik tarihinin en büyük Kaptan-ı Deryası, Cezayir ve Tunus Fatihi, Preveze Deniz Savaşı'nın galibi Barbaros Hayreddin Paşa'nın türbesi. Bu türbe asırlara meydan okuyan bir ruhu içerisinde barındırıyor. Mimar Sinan'ın ellerinden çıkan bu abide, Akdeniz fatihi Paşa'nın sadece naaşını değil, düşüncesini ve stratejik ufkunu da içerisinde barındırıyor.

Bugün, 21. yüzyılın ikinci çeyreğine girerken Paşa'nın "Denizlere hâkim olan, cihana hâkim olur" sözü, geçmişten geleceğe uzanan bir strateji pusulası gibi yeniden önümüzde duruyor. Bu vizyon, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 100. yılında TCG Anadolu'nun hizmete girmesiyle görkemli bir geçit töreni ile ete kemiğe büründü. TCG Anadolu sıradan bir gemi değil, bir çağrının cevabıydı. O çağrı, Barbaros Hayreddin Paşa'nın işaretiydi. Ardından duyurulan MUGEM (Milli Uçak Gemisi) projesi de bu işaretin/vizyonun istikrarla büyüyen omurgası, cihanşümul Türkiye vizyonunun mührü niteliğindedir.

Dünü, Bugünü ve Yarını Okuyabilmek: Dünya Denizlerinde Güçlü Türkiye!

Barbaros Hayreddin Paşa, Osmanlı'nın Preveze zaferiyle denizlerde sağladığı üstünlüğü kalıcı hâle getiren, Türk denizcilik tarihinin en büyük Kaptan-ı Deryası'dır. Kızılelma'yı sadece karalarda değil, denizlerden karalara uzanan bir vizyonla........

© İstiklal