menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Allah İnsanı İddiasından Vururmuş

11 11
22.03.2025

Siyaset, büyük iddiaların ve daha büyük çelişkilerin sahnesidir. Dün söyledikleriniz bugün önünüze gelir. Bir zamanlar yüksek sesle eleştirdiğiniz şeyleri dönüp kendiniz yapmaya başladığınızda, işte o zaman gerçek yüzünüz ortaya çıkar. Türkiye’de son yıllarda yaşananlar, bu sözün ete kemiğe bürünmüş hâlidir.

Diploma, Diploma Diye Tutturdunuz; Sahte Diplomayla Yakalandınız

Yıllarca siyasi rakiplerinize “Diploma nerede?” diye sordunuz, onların eğitimini sorguladınız, devleti yönetmek için eğitim şart dediniz. Ama gün geldi, sizin tarafınızdan göklere çıkarılan bir ismin diplomasının sahte olduğu ortaya çıktı. Üstelik bu sadece bir hata ya da eksiklik değil, bilinçli bir şekilde yıllarca süren bir yalandı. Gerçekler ortaya çıkınca da görmezden gelmek dışında bir çareniz kalmadı.

128 Milyar Nerede Dediniz; 560 Milyarı Hiç Ettiniz

“128 milyar dolar nerede?” diye meydanları inlettiniz, ekonominin kötü yönetildiğini söylediniz. Ama sonra kendi elinize imkân geçtiğinde, rezervleri güçlendirmek bir yana, 560 milyar liralık kaynakları adeta buhar ettiniz. Kendi döneminizdeki suya ulaşınca yaptığınız zamları, artan park ücretlerini, bedava olan yemekleri kent lokantası kisvesiyle satmanızı konuşmaz oldunuz. Dün hesap soran sizler, bugün hesap vermemek için sessizliğe gömüldünüz.

Para Kasaları, Ayakkabı Kutuları Dediniz; Bavullarla Para Kaçırdınız

Bir zamanlar “Ayakkabı kutularında para var.” diye manşetler attınız. İktidarın finansal şeffaflığını sorguladınız. Ancak gün geldi, kendi yöneticilerinizin balya balya paraları nasıl kaçırdığını gördük. Yurt dışına valizlerle taşınan paralar, şaibeli bağışlar, belediyelerin........

© İstiklal