Terörle mücadele yalnızca sınır hatlarında, güvenlik güçlerinin yürüttüğü operasyonlarla kazanılmaz. Bugün Türkiye’nin karşısında duran en büyük stratejik sorunlardan biri, PKK terör örgütünün sahadaki varlığından çok, sahaya para akıtan görünmez ellerdir. Bu eller, çoğu zaman Avrupa’nın şehir merkezlerinde, lüks ofislerde, belediye toplantı salonlarında veya “insan hakları” adı altında düzenlenen etkinliklerde karşımıza çıkar.

Bu yazıda PKK’nın Avrupa’daki mali damarlarını; bu damarlara kan pompalayan “sessiz tefecileri”; bu finansman zincirinin neden kırılmadığını ve Türkiye açısından ne anlama geldiğini detaylı olarak ele alacağım.

1. Mali Destek Ağının Yapısı ve Çalışma Prensibi

PKK’nın Avrupa’daki mali destek sistemi çok katmanlı, dağınık ama bir o kadar da koordineli bir yapıdır. Temel olarak üç ana halka üzerinde işler:

1.1. Diaspora Fon Kaynağı

Avrupa’daki Kürt diasporasının bir bölümü, gönüllü veya zorunlu olarak örgüte düzenli bağış yapar. Bu süreç, çoğu zaman “kampanya” adı altında yürütülür. Kampanyalar kültürel etkinlikler, konserler veya “yardım geceleri” şeklinde organize edilir.

• Gönüllü bağışlar ideolojik bağlılık nedeniyle yapılır.

• Zorunlu bağışlar ise doğrudan tehdit veya sosyal baskı ile alınır. “Aidat” sistemine benzeyen bu yöntem, diaspora içindeki ticari işletmelere uygulanır: Bir restoran sahibi veya nakliyeci, örgüt adına toplanan bu parayı ödemek zorunda kalır; aksi halde iş yerinde kundaklama, tehdit veya boykotla karşılaşır.

1.2. Yasal Görünümlü Tüzel Yapılar

Örgütle doğrudan ilişkilendirilemeyecek şekilde kurulan dernekler, vakıflar, yardım kuruluşları ve kültürel merkezler, fon transferinde ara istasyon işlevi görür.

• Bu yapılar resmi olarak “kültürel etkinlik”, “insan hakları savunusu” veya “insani yardım” amacıyla kurulur.

• Yerel yönetimlerden, hatta AB fonlarından hibeler alınabilir.

• Toplanan paralar daha sonra ticari şirketler üzerinden aklanarak örgüte iletilir.

1.3. Ticari ve Finansal Araçlar

Restoranlar, nakliye firmaları, market zincirleri, emlak........

© İstiklal