CEZA ADALET SİSTEMİNİN ETKİN OLMASI İÇİN ÖNERİLER (İKİNCİ BÖLÜM)
1. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması hallerinde vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünde CMK’da bir yasal düzenleme yapılmalıdır. Çünkü ortada gerçek anlamda bir hüküm bulunmamakta olup hüküm askıdadır.
2. Cumhuriyet savcısının delilleri değerlendirme yetkisinin artırılması gerekir. Özellikle suç kastı ve hukuka uygunluk nedenlerinin oluşup oluşmadığını soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı net bir şekilde değerlendirebilmelidir. Suçun unsurlarının oluşmadığı hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından iddianame düzenlemesi iş yükünü artıracaktır. Kolluk tarafından düzenlenen kurguya dayalı fezleke üzerinden yapılan işlemler toplumun adalete olan inancını azaltacaktır. Öncelikle iş yükünün azaltılmasına yönelik adalet politikaları belirlenmelidir.
3. Yargılama giderleri manuel bir şekilde tek tek incelenerek hesaplanmakta olup bu durum hâkimler açısından büyük bir zaman ve emek kaybına neden olmaktadır. Oysa bir yazılım ile bir butona basılarak yargılama giderlerinin hesaplanması gerekir. Bu yönde bilişim ve yazılım uzmanlarıyla ortak bir çalışma yapılması gerekir.
4. HÂKİM YARDIMCILIĞI STAJ ANLAMINDA DEĞİL KALICI BİR UNVAN OLARAK DÜZENLENMELİDİR. HÂKİM YARDIMCILARININ TAYİNİ İSTENMEDİKÇE ÇIKARILAMAMALIDIR. BU ŞEKİLDE DOSYALARIN TAYİN YOLUYLA SAHİPSİZ KALMALARININ ÖNLENMESİ GEREKİR. DURUŞMAYA ÇIKMAYAN HÂKİM YARDIMCILARININ DOSYAYI YENİ HÂKİMLERE ÖZETLEMELERİ, ARA KARAR VE GEREKÇELİ KARAR YAZMA YOLUYLA YARGIYI HIZLANDIRMALARI AMAÇLANMALIDIR.
5. Ceza adalet sisteminin etkin olması ve adaletin tecellisi için adli kolluk sisteminin kurulması şarttır. Adli kolluğun idari olarak Adalet Bakanlığına adli olarak da suçun işlendiği yargı alanındaki Cumhuriyet Savcılarına bağlı olarak görev yapmaları gerekmektedir. Adli kolluk görevlileri idari kolluktan ayrılmadıkça, adli görevlerinin haricindeki hizmetlerde, idari olarak üstlerinin hizmetlerinde olmaları nedeniyle kendilerini sürekli idarenin bir parçası olarak hissedeceklerinden, adli kolluk görevlerini verimli bir şekilde yerine getiremeyebilirler. İdare tarafından kolluğun idari kolluk görevi ön planda tutulduğundan genelge ve emirlerle, Cumhuriyet savcılarının emrine verilen adli kolluk görevlilerinin sayıları sınırlı tutulup, uzmanlaşma göz ardı edilerek, örneğin trafik polisinin adli kolluk görevlisi olarak görevlendirilmesi suretiyle, bilimsel yöntemlere aykırı atamalar yapılmasıyla, Cumhuriyet savcılarının nitelik ve nicelik olarak yetersiz kolluk görevlileri ile hızla gelişen ve değişen suç ve suçlularla mücadele etmesi imkânsızdır. Bu sebeplerle, yasalarla teminat altına alınmış insan haklarını, ceza hukukunun temel ilkelerini, hukuka uygun soruşturma teknik ve taktiklerini, delil toplama ve değerlendirme tekniklerini bilen, kriminilastik bilimine ve ceza yargılaması hukukunun suçlulukla mücadele........
© Hukuki Haber
