Neden gidemiyoruz?
Neden gidemiyoruz?
"Şiddet görüyorsa neden ayrılmıyor?", “Kendi parasını da kazanabiliyor, boşanabilir.” Bu cümleler çok tanıdık. Defalarca duyduk. Oysa gerçek dünya, bu kadar basit bir denklemle işlemiyor. Kadınların şiddet gördükleri ilişkilerden ayrılmalarının önünde sayısız psikolojik, ekonomik ve toplumsal engel var. Tam da bu yüzden, esasen sormamız gereken soru "neden gitmiyorlar?"dan ziyade, "neden gidemiyorlar ve bunu nasıl değiştirebiliriz?” olmalı.
Şiddet içeren ilişkiler çoğu zaman döngüsel ilerler. Bir gün hakaretler, tehditler, fiziksel şiddet varken ertesi gün özürler, sevgi gösterileri ve "bir daha olmayacak" sözleri gelir. Şiddet döngüsünde balayı evresi dediğimiz günler başlar. Bu süreç çok yanıltıcıdır. Hele de bu tutarsız tavırların sevdiğiniz, bir zamanlar çok aşık olarak evlendiğiniz kişiden gelmesi tuzağa düşmenizi kolaylaştırır. İlişkinizin değil şiddetin bitmesini arzu ettiğiniz için, tek seferlik olduğuna, pişman olduğuna, artık şiddet bittiği yanılgısına kapılır gidersiniz.
Şiddet çoğu zaman duygusal istismarla eşzamanlı ilerler. Bir kadına yıllarca değersiz olduğu, kimsenin onu istemeyeceği, tek başına var olamayacağı türlü türlü yollarla söylendiğinde, o da bunu içselleştirmeye başlar. “Seni benim kadar kimse........
© HTHayat
