SEBAHATTİN ALİ 25 ŞUBAT 1907-2 NİSAN 1948
Sinop Cezaevi zindanlarından kimler geldi kimler geçti
Burası; ‘girilir, ama çıkılmaz’ denilen, nemden (rutubet) kibritin bile yanmadığı söylenen, mahkumların çürümek veya ceza sürelerini tamamlayamadan ölmekle karşı karşıya kaldıkları Sinop Cezaevi.
Sinop Cezaevi ‘esaslı bir ceza’ olmuş mahkumlar için.
Binlerce yıllık bir kalenin surları ardına gizlenmiş, Karadeniz’in hırçın dalgalarına terk edilmiş, rutubetini bir yiyenin bir daha iflah olmayacağı 120 yıllık cezaevi 1997 yılına kadar toplumdan tecrit edilmek istenilen yazar ve şairler ile ağır cezalık mahkumların sürgün yeri olmuş.
Evliya Çelebi 1640 yılında Sinop’tan bahsederken çok renkli ama abartılı üslubuyla Sinop Zindanı’nı şöyle tanımlıyor:
“Büyük ve korkunç bir kaledir. 300 demir kapısı, dev gibi gardiyanları, kolları demir parmaklıklara bağlı ve her birinin bıyığından 10 adam asılır nice azılı mahkumları vardır. Burçlarında gardiyanlar ejderha gibi dolaşır. Tanrı korusun, oradan mahkûm kaçırtmak değil, kuş bile uçurtmazlar.”
Refik Halit Karay, Mustafa Suphi, Ahmet Bedevi Kuran, Refii Cevat, Hüseyin Hilmi, Burhan Felek, Osman Cemal........© Hedef Halk
